İnsanı idealleri heyecanlandırır ve ayakta tutar. Hedeflerimiz bizi harekete geçirir. İdeali olmayan insan heyecanlanmaz, hedefleri olmayanlar nefsi arzularının esiri olur, zevk ve eğlence arar. Zevk ve eğlence peşinde koşanlar nefsiyle cihadı kaybeder, ölmeden önce ölür.

Fatih Sultan Mehmet Han büyük idealleri olan bir sultan. Düşmanları için şu cümleyi kurar:

"Bizim yaptıklarımıza onların hayalleri yetişemez."

Tahta geçer geçmez İstanbul'u almak için hazırlıklara başlar. Dört ay gibi kısa bir sürede Rumeli Hisarı'nı yaptırır. Bugünün şartlarında hisar 4 senede ancak tamir edilir. Bu hamle ile Fatih, Karadeniz'den İstanbul'a yapılacak yardımların önünü keser.

Çarşı pazarı denetler, esnafın dürüst ve diğergam olduğunu tespit eder. Edirne'de sabah namazından sonra tebdil-i kıyafet ederek çarşıya çıkar; bir dükkâna girer; bir kilo şeker, bir kilo un, bir kilo tuz ister. Esnaf şekeri tartıp verir, öteki ihtiyaçlarını komşusundan almasını ister, onun henüz siftah yapmadığını söyler. İkinci ve üçüncü esnaf da aynı şeyi yapar.

Dükkândan çıkan Fatih yanındaki vezirlerine şöyle der:

"Bu millet ile değil İstanbul, dünya fethedilir."

Askerî hazırlıklara girişir, o zamana kadar yapılamayan büyüklükte toplar döktürür. Şahî denen bu toplarla İstanbul surlarını dövecektir. Hazırlıkları tamamladıktan sonra 6 Nisanda İstanbul önlerine gelir ve şehri kuşatır.

İstanbul'un dört bir yanı 25 metre yüksekliğinde 5 metre kalınlığında surlarla çevrilidir. Şehir, Fatih'ten önce 28 defa kuşatılmış, alınmamış.

Fatih 29. kuşatmayı yapar. Peygamberimizin (sav) verdiği müjdeyi bilmektedir.

Asırlar öncesinden Hz. Muhammed (sav) şöyle buyurur:

"İstanbul mutlaka fethedilecek, onu fetheden komutan ne güzel komutan, askerleri ne güzel asker!"

Fatih, Hz. Muhammed'in (sav) övdüğü komutan olmak istiyor.

Kuşatma devam ederken surların karşısına atölye kurdurur ve yeni toplar döktürür. Topların tasarımını kendisi yapar ve top ustası Muslihiddin Saruca Sekban'a topları dökme görevi verir.

53 gün sürecek kuşatma top atışları ile başlar. Karadan, denizden hücumlar yapılır. Gündüz akşama kadar toplarla surlar yıkılır, gece Rum ustalar surları tamir ederler.

Rum mimarların geceleyin yıkılan surları örmesi kuşatmayı uzatır. Surların arkasını vuracak silaha ihtiyaç var. Toplar görerek atış yapar. Surların arkasını vuracak silah yok. Fatih, surların arkasını dövmek için havan topu planları çizer ve bunları döktürür, havan topu icat eder. Surların arkasını vurur ve böylece surların tamir edilmesinin önüne geçer.

Venedikliler donanma göndererek İstanbul'un yardımına koşarlar. Osmanlı donanması ile Venedik donanması Marmara Denizi'nde Zeytinburnu sahillerinde kapışırlar. Venedik gemilerinin güvertesinin yüksek olması, Osmanlı askerinin Venedik gemilerini ele geçirmesine mani olur, hücumlar sonuçsuz kalır. Venedik donanması Haliç'e girer. Bizanslılar psikolojik üstünlük elde ederler.

Fatih bir gece 72 gemiyi, Kabataş sırtlarından yürüterek Kasımpaşa yamaçlarından Haliç'e indirir. Osmanlı gemileri, Venedik gemilerini topa tutar. Venedikliler, Karaköy limanına sığınmak zorunda kalırlar. Moral üstünlüğü Osmanlılara geçer.