Bitlis'in Hizan kazası Nurs Ortaokulunda din kültürü ve ahlak bilgisi dersinde 7.sınıf konusu olan Hac ibadeti uygulamalı anlatılmış. Kâbe maketi yapılarak öğrencilere Kâbe ziyareti öğretilmiş, şeytan taşlama ibadeti uygulamalı öğretilmiş.

Murat Karagöz, dersin işlenişini Cumhuriyet gazetesine haber yapmış. Cumhuriyet, İslam'ın 5 şartından biri olan Hac ibadetinin öğretilmesini "gerici faaliyetler yaygınlaşıyor" şeklinde vermiş.

Gazete, Sivas'ın Şarkışla ilçesinde 5 yaş grubu öğrencilerinin camiye götürüldüğünü yazmış, bunu "gerici faaliyetler"den saymış.

Çekmeköy Milli Eğitim Müdürlüğü, veli ve öğrencileri sabah namazına davet etmiş. Camiye gitmek de "gerici faaliyet" sayılmış.

Cumhuriyet'in Nurs Ortaokulundaki hac ibadeti haberini; Halk Tv, Bir Gün, Gazete Pencere "tepki çeken hac provası" diyerek vermişler.

Bitlis DEM Milletvekili Semra Çağlar Gökalp, hac ibadetinin anlatılmasını "laik eğitim ilkesi ve bilimselliğe aykırı" bulmuş, konuyla ilgili sosyal medyada paylaşımda bulunmuş.

Hac ibadetinin öğretilmesi, okul müdürlüğünce ÇEDES etkinliği olarak paylaşılmış. ÇEDES gönüllülük esasına dayalı bir kulüp faaliyeti, istemeyen veli çocuğunu kulüp faaliyetine göndermez.

Hac ibadeti, İslam'ın beş şartından biri. Zengin olan her Müslümanın hayatında bir defa hacca gitmesi, Kâbe'yi tavaf etmesi farz. Hacca giden şeytan taşlama ibadetini de yapar.

7. sınıf din kültürü ve ahlak bilgisi dersinde hac konusu işlenir ve öğrencilere öğretilir. Din kültürü dersinde İslam'ın beş farzından birinin öğretilmesi kadar normal bir şey yok.

Uygulamalı eğitime gelince

Eğitimde en etkili öğretme metodu yaparak ve yaşayarak öğretmektir.

Meşhur bir Çin atasözü şöyledir:

"Duyarsam unuturum, görürsem hatırlarım, yaparsam öğrenirim."

Dersi uygulamalı öğreten öğretmen; konuyu unutulmayacak şekilde öğrettiği için tebrik edilmesi gerekir.

DEM milletvekilinin hac ibadetini laikliğe aykırı bulması laikliği bilmediğini veya kasıtlı olarak çarpıttığını gösterir.

Bilimsel eğitime aykırı bulması ise eğitimden anlamadığının ispatıdır.

Cumhuriyet'in hac ibadetini "gerici faaliyetler" olarak nitelemesi İslam'ı gericilik olarak gördüğünü gösterir. İslamiyet düşmanlığının en önemli göstergesidir.

Milletvekili, hac ibadetinin ve şeytan taşlama uygulamasının anlatılmasını tarikat ve cemaatlere insan yetiştirme projesi olarak nitelemesi tam bir çarpıtma ve cehalet örneği.

Camiye gelen ve birlikte namaz kılan insanlara cemaat denir.

Tarikat yol demektir. Kur'an'ın ilk suresi olan Fatiha'yı okuyan kişi, kendisini doğru yola sevk etmesi için Allah'a dua eder.

Tasavvuf şairi Yunus Emre şöyle der:

"Şeriat, tarikat yoldur varana Hakikat meyvesi andan içerü."

Laiklik din seçme hürriyetidir. Laik devlet, vatandaşın dinini öğrenme ve uygulamasına imkân sağlamak zorundadır.

Laikliği dinsizlik ve İslam düşmanlığı şeklinde yorumlamak, Cumhuriyet gibi din düşmanlığı yapmak isteyenlerin sıkça başvurduğu eskimiş bir metottur, yanlıştır, üstelik çok da bayatlamıştır.