Yaşam mücadelesinde savaşan adamla, mağlup takım arasında duygusal bağı yakalayamazsan olmaz, olamaz

Kombine fiyatları açıklandığında şunu düşündüm... Ben işin hiçbir zaman transfer istiyorsan çok kombine almalısın tarafında olmadım. Ne yani O zaman statları 80 bin 90 bin kişilik yapın kendiliğinden çözülsün iş!!! Sat her sene 80 bin kombine dönsün kulüp köşeyi... Yapın iki yüz bin kişilik Maracana gibi stat, ohhh misss!!! Lakin suyun öyle akmadığını hepimiz biliyoruz. O yüzden çok sığ bir argüman bu yaftalama işi, onu geçin!!! Üç büyük kulübün taraftarı üzerine düşen her şeyi yapıyor. Kombine de alıyor bilet de alıyor hınca hınç, Kendi nispetinde ürün de... Sen de o parayla futbolcu almıyor musun Alıyorsun. Eee! Her sene şampiyon mu oluyorsun Avrupa'da başarı Hiç biri olmuyor halbuki değil mi Hem biz sana milyon eurolar harcayıpta transfer ettiğin oyucular balon çıktığında böyle garip orantılar kurup nasıl olacak şimdi diyor muyuz Yanlış transfer ve yanlış hamleden dolayı biriken borç da cabası... Demek ki iş çok bilet kombine satımında değil... Bu minvalde aklımdan gönlüme düşenleri törpüledim. Bir kulüp başarıya hedeflenip yola çıkmışsa para kısmını çokça kendi halledip, tici hamleyi emek gücünde aramalıdır... Kombine satacaksan bunu oto sanayide çıraklık yapan çocuk da almalıdır. Merter'deki konfeksiyon işçisi de... Köşedeki manav da terzi kalfası da... Devletin memuru da... Tabii ki holding sahibi de maça gelmelidir ama dedim ya her kesime hitap etmelidir kulüp... Yaşam mücadelesi veren insanların haykırışları hep kalbe işlemiştir, Ruhuna vurmuştur adamın! Mağlupsun maç gitti gidecek... Seni canlandıracak seni ayağa kaldıracak hamle nereden gelir Candan, kalpten, ciğerden değil mi 25 bin 30 bin TL vermiş adama "Hadi birader biraz asılında şu maçı alalım diyebilir misin" Hadi dedin, bağırır mı Yaşam mücadelesinin içinde savaşan adamla mağlup takım arasındaki duygusal bağı yakalamazsan olmaz, olamaz... Kısacası ekonomik özgürlüğünü yakalamış kişilerle bu iş zor,