İsmail sağ mı bilmem!

Bir Komando İsmail vardı... Yağmurlu bir Kocaeli maçının son dakiksında verdiği geri pas su birkintsine takılmış, O topu kapan Bushman kalemize golü atmış maç 1-1 bitmişti... Ne alaka diyorsunuz tabii! Yeni hocamız geldi ya, ondan... Adamı tanımıyoruz sonuçta. Haliyle dış görünüşünden yola çıkıyoruz! Hele bir de, "Ben sabah 06.00'da idman sahasındayım, siz de 08.30'da hazır olun" diye Komandovari bir tutum görünce, Üstüne buna bir de Alman disiplini eklenince, Soyadı da İsmail olunca, Tarihi bir hatırlatmayla ve benzetmeye çalışarak mevzuya bir dalış yapalım dedik... Zaten ismini duyduğumuzda da çemkirmedik, Yalnızca bu isimde karar kılan yönetimin hangi 'backraund'la ve neden bu hocayı tercih ettiğini açıklamalıdır diye tempo tuttuk. Artık ona da gerek yok, adam geldi zira...Bu saatten sonra bize düşen Beşiktaş'a destek verip teknik direktörümüze sahip çıkmak... Zararlı elementlerden, hayırsız argümanlardan, boş adamlardan uzak tutmak, Yoksa şöyle oynatıyormuş, böyle zıplatıyormuş bilmem...Ne oynatıyor nasıl oynatıyor hep birlikte göreceğiz, Hayırlısı olsun...BEŞİKTAŞ'A VERİLMEYEN 25 PENALTI VE ENES ÜNAL... Son bir haftadır sosyal medyada, içinde bulunduğumuz sezonda, Beşiktaş'a verilmeyen penaltıların görüntüleri dolaşıyor... Doğrudur, yanlıştır o ayrı bir konu... Bu görüntüleri izlerken, son Portekiz maçında Enes Ünal'ın aldırdığı penaltı geldi aklıma... Müthiş... Hakemi ve rakibi psikolojik olarak baskı altına alışı, Arkadaşlarına "Topu dışarı atın" demesi, Israrla ısrar etmesi, Müthiş... Zeka ile akıl ile inandığı konuya yüklenerek ve ne argüman varsa kullanarak aldırdı penaltıyı... Müthiş... Gelelim medyada dolaşan görüntülere!.. Siz o verilmeyen 25 adet penaltıda hiç hakeme baskı yapıldığını veya VAR'a gitmesi için zemin hazırlandığını gördünüz