Muhafazakâr tepkinin köklerindeki kromozomlar

Ülkemiz, onemli bir surec?ten gec?iyor. Neredeyse herkes is?i gucu bırakıp sec?ime odaklandı, bu siyasi ve psikolojik atmosfer hepimizi kus?attı, hatta c?ogumuz gergin havaya kapılarak hissi tepkiler veriyor, saglıklı tahliller yapamıyoruz. Bense hislerimi olabildigince bir yana bırakıp Turk milletinin siyasi tepkilerinin koklerindeki kromozomları, edebi eserler vasıtasıyla anlamaya c?alıs?ıyorum.Geçenlerde "Ankara" ve "Yağmur Beklerken"i tekrar okudum. Bu romanlardaki iki sahneyi muhafazakâr kitlenin siyasi tepkilerini kavramak açısından önemli buluyorum. Bilindiği üzere "Ankara"nın yazarı Yakup Kadri, Cumhuriyet Halk Fırkası'nın kurucularındandı ve Kemalist bir aydındı. Nitekim romanı, Atatürk'ün inşa etmeyi amaçladığı bir 'Yeni Türkiye ütopyası"dır. Tarık Buğra ise meselelere muhafazakâr bir pencereden bakar. "Yağmur Beklerken"deki Cumhuriyet Halk Fırkası'na yönelik eleştirileri, bunu gösteriyor. Bu farklılığa rağmen iki yazarın Türk halkının siyasi ve sosyal tepkilerini anlatırken benzer sahneler kurgulaması ilginç!"Ankara"daki sahne şöyle: Cumhuriyet ilân edilmiş, 'yeni bir Ankara' inşasına başlanmıştır. Yakup Kadri, tahayyülündeki Türkiye'yi anlatır- ken, bu süreçte ortaya çıkan türedi bir zümreyi eleştirmekten geri durmaz ve bunun için bir 'Noel balo'su kurgular: Ankara, yılbaşı balolarına hazırlanmaktadır. O yıllarda neşvü nema bulan bir zümre, balolarda giyinecekleri elbiseler için iki ay önce- sinden İstanbul terzilerine taşınmıştır, "en son Paris modelleri Ankaralı hanımlar tarafından" kapışılmakta, "İlk yıllar, bir kuyruklu ceketle bir silindir şapkayı kâfi sananlar, şimdi klak ve makferlan peşinde" koşuşturmaktadır, dans iskarpinlerinin fiyatı üç dört misline fırlamıştır (Ankara, İletişim Yay., 2018, s. 109).Balo gecesi: Ankara Palas ışıl ışıl. "İçleri birer mağaza camekânı gibi aydınlatılmış hususi arabalar" buraya şehrin dört bir yanından insan taşıyor... (s. 110). Yoksul köylüler Ankara Palas'ın önüne, bu cümbüşü seyre gelmiş. Aralarındaki konuşmalara dikkat!.."Sen, sanki, buradan bir şey gör- dün mü sanıyorsun He, he, he... Aklına şaşayım." Siperi arkaya çevrilmiş kasketi üzerine bir sarık geçirmiş diğer köylü buna cevap veriyor: "İçeride ne yaparlar bilirim emme, söyleyemem." "Deyiver, be... Ne biliyon deyiver, daha deyiver..." "Ne var, bunu bilmeyecek be İşte ben deyivereyim: İçerde tango var." "Tango da kim oluyor ki"Sonra külhani bir delikanlının, ışıl ışıl elbisesiyle otele