Vahşet karşısında sinenlerin, meşru direnişi kınaması!
AHMET VAROL
Eğer bugün dünyaya adalet hükmediyor olsaydı, Filistin topraklarında siyonizm gibi bir vahşetin hüküm sürmesine imkan yoktu. "İnsan hakları"nın bekçiliğini yaptıklarını iddia edenler bu iddialarında samimi olsalardı, siyonist vahşetin kundaktaki bebekleri aç biilaç bırakarak, insanlık adına utanç verici yöntemlerle katletmeleri mümkün değildi.
Peki, güya BM çatısı altında, meseleye çözüm üretme iddiasıyla uluslararası toplantı yapanlar böylesine korkunç bir vahşetin önüne geçmek için ne yapıyor Artık duymaya çok fazla alıştığımız, "İki devletli çözüm!" hikayelerini okumaya devam ediyorlar. Bu arada, siyonist katillerin, çağrılarına geçmişte kulak asmadığı gibi gelecekte de kulak asmayacağını bilmelerine rağmen, bir an önce savaşın durdurulması çağrıları yapıyorlar. İnsani değerlerin zerresine bile saygı duymayan, merhametin bir küçük izini bile kalplerinde taşımayan siyonist katiller siz rica ettiğiniz için saldırıları ve katliamları durduracak, öyle mi
Öyleyse, böylesine korkunç bir vahşetin önüne geçmek için silahlarını konuşturmayı geçin, katillere ekonomik baskı uygulamaya bile cesaret edemeyen, insanlık adına bu derece korkunç bir katliam gerçekleştirilmesi karşısında iyice sinenlerin, mazlum bir halkın haklarını savunan meşru direnişi kınama ve ona "silah bırakma" çağrısı yapma hakkı var mıdır Onların "silah bırakma" çağrısı yapma haklarının olabilmesi için, böylesine korkunç bir katliam ve vahşetin önüne geçmek amacıyla önce kendi silahlarını konuşturmaları gerekir. Bunu yapamıyorlarsa haklı ve meşru direnişle, kundaktaki bebekleri korkunç bir şekilde aç bırakma yöntemleriyle katleden siyonist vahşeti aynı yere koyan bir tavır sergilemekten dolayı en azından biraz sıkılmaları gerekmiyor mu
Hamas'ın elindeki rehineleri serbest bırakması gerekiyormuş! Hamas zaten, sizin rehine dediğiniz o kişileri beslemek ya da hapishanelerine yerleştirmek amacıyla esir almadı. Onları serbest bırakmaya sizden çok çok daha istekli. Ama öbür tarafta siyonist katillerin elindeki on binlerce mazlum ve masumun serbest bırakılması gerekmiyor mu ABD'nin kullandığı dilin aynısını kullanarak "Hamas elindeki rehineleri serbest bırakmalı" diye çağrı yapmak suretiyle Filistinli esirleri tümüyle gözardı eden ve direnişi suçlayan bir tavır sergilemek yerine en azından "Bir an önce esir takası gerçekleşmeli ve böylece karşılıklı olarak esirler -ya da rehineler- özgürlüklerine kavuşturulmalıdır!" demeniz gerekmiyor mu Siyonist katillerin elinde on binden fazla esir var. Onlar rehine değil mi Siyonist katiller onları da Filistin halkına ve direnişine baskı yapmak amacıyla esaret altında tutuyor. Üstelik Hamas'ın elindeki esirlere çok iyi davrandığı, işgal rejiminin ise her gün esirlerden birilerini işkenceyle öldürdüğü ispat edilmiş durumda. İşkence yüzünden hayatları tehdit altında olan esirlerin özgürlüklerine kavuşturulmaları daha öncelikli değil mi