Afganistan hükümet sözcüsüyle

26 Ekim Çarşamba günü ikindi vaktinde, Alimler ve Medreseler Birliği tarafından, Rehber Tv.'nin İstanbul'daki merkezinde düzenlenen bir buluşmada Afganistan İslam Emirliği'nin resmi sözcüsü Mevlana Zebihullah Mücahid'le bir araya geldik. Bu, benim zaman zaman açıklamalarını okuduğum Afganistan hükümet sözcüsüyle ilk yüz yüze görüşmemdi ve gayet faydalı oldu. Bu vesileyle programı düzenleyen ve bizi de davet eden kardeşlerimize teşekkürle söze başlamak istiyorum. Buluşmanın bir kısmı Mücahid'in kendi konuşmasıyla, kalan kısmı da katılımcıların önerileri ve sorularına cevaplarla geçti. Ben konuşulanları aktarmak yerine, gündeme getirilen hususlardan hareketle Afganistan'ın mevcut durumu ve geleceğiyle ilgili tespitlerimi dile getirmeye çalışacağım. Taliban'ın Kabil'de hakimiyeti ele geçirmesiyle birlikte gerçekleşen, bir yönetimin el değiştirmesi değil bir işgale son verilmesidir. Darbeyle, devrimle veya seçimle yönetimin el değiştirmesi durumunda başa geçenler öncekilerin mirasını devralırlar. Bu miras servet de olabilir sorunlar da. Ama işgale son verilmesi durumunda, büyük ölçüde harabe devralırsınız. Çünkü işgalciler genellikle işgal ettikleri ülkelerin halklarına ve topraklarına acımıyorlar. Oradan çekilmek zorunda kalacaklarına kesin kanaat ettiklerinde de servetlerinden çalabilecekleri her şeyi çalıyorlar. Ama işgale son verenler vatanlarını bağımsızlığa kavuşturarak kendi değerlerine göre yeni bir yapı inşa etme imkanı elde ediyorlar. Gördüğümüz kadarıyla işgale son vererek Afganistan İslam Emirliği adında yeni bir yönetim kuran kadro da yeni bir yapı inşa etmek için şartları oluşturmanın memnuniyetinin yanı sıra, işgalin ve işbirlikçilerin geride bıraktığı yıkıntının üzerine sağlam bir yapı inşa etmenin zorluklarıyla karşı karşıya. Bu yüzden mevcut yönetimi en çok zorlayan problemlerin başında ekonomik imkansızlıklar yer alıyor. Anlaşıldığı kadarıyla Afganistan doğal açıdan önemli zenginliklere ve kaynaklara sahip olmakla birlikte