Gazzelilerden konuşma örnekleri

Filistin-Gazzeli kardeşlerimizin konuşma ve hitâbetlerinin güzelliğine dikkat çeken üç yazı yazdım. Ebû Ubeyde'nin, çocukların ve kadınların konuşmalarından misâller verdim. Aslında bu yazı serisini bitirmiştim. Ama Gazze'nin çocuk ve kadınları güzel konuşur da erkekleri geri kalır mı Kalmaz. Onlardan da güzel konuşma örnekleri vermeden geçemedim.

Şehit babasını tesellî eden Gazzeli kardeşimizin sözleri:

En güzel yerde olacaklar. Cennete girecekler inşâallah. Cennete gittiler. Allah'a hamdolsun baba, Allah'a hamdolsun. Onlar şehit, hamdolsun. Âlemlerin Rabbine hamdolsun. Oğlumuz şehit, orada bize yer tutacak. Âlemlerin Rabbine hamdolsun. Allah'a şükürler olsun. Allah'ın izniyle özgürlük yolundayız. Allah sana sabırlar versin Halid'in babası. Hamdolsun. Âlemlerin Rabbine hamdolsun. Ben Rabbime şükrediyorum. Hamdolsun, O verdi, O aldı. Onu şehit olarak aldı. İnşâallah bize şefâat eder.

Yaralı bir Gazzelinin sözleri:

Allah hepsine rahmet eylesin. Ağlamayı kes, erkekler ağlamaz. Hepimiz şehit olacağız. De ki biz Allah'ın kullarıyız ve biz O'na döneceğiz. Allah'ım bu musîbetim için beni mükâfâtlandır ve bana bundan hayırlısını nasîp eyle. Böyle olmaz, güçlü olmalısın. Burası cihad ve ribat topraklarıdır. Canımız Allah yolunda fedâdır. Yarın seni alır en yüksek mertebeye çıkarabilir. Böyle düşünmezsek yaşamamızın ne önemi var Bir şehit, âilesinden 70 kişiye şefâat edecektir. Allah bizi yarattı, bu dünyâdan bizi alan da Allah'tır. Allah istediği her şeyi yapabilendir. Bize düşen ise sabretmek. Sabrediyoruz ve Allah'ın kaderine karşı gelmiyoruz. Biz Allah'ın emirlerine uyar, karşı gelmeyiz.

Ayakta durmakta zorlanan yaşlı bir Gazzeli amcamız:

Senden başka kimsemiz kalmadı yüce Allah'ım! Çocuk, kadın, yaşlıların üzerine bomba yağıyor. Allah bize yeter. Allâhu ekber! Allâhu ekber! Allâhu ekber! O en güzel vekîldir.

Gazzeli bir akademisyen: (Türkçe konuşuyor):

Bizim için şehit düşmek daha iyi olur. Şehit düşmek mi hayatta kalmak mı Şehit düşmek daha kolay olur. Yaşamaktan kolay olur. Sesimiz duyulmuyor, duyuldu mu Türkiye'de en çok karşılaştığım soru "Evlerinizi niye sattınız" Ben bu fikri değiştirmeye çalıştım. Ben bir kitap yazdım. Bu yalanı değiştirmek için. Biz evlerimizi satmadık. Biz evlerimizin altında ölüyoruz. Başka bir şey yapmadık yani. Biz zâten ölmeyi tercîh ediyoruz evlerimizin altında. Biraz önce yanıma gelen annem. Annem Gazze'deki evimize dönmek için geldi. Hızlı ol dedi. Evlerimizde ölmek istiyoruz. Gerçekten böyle bir hayat yaşıyoruz. Ben de evde kalmayı tercîh ediyorum. Ben değil, tüm Filistinliler. Gazze'de kalan Filistinliler öyle tercîh ediyorlar. Burada ekmek almak için 6 saat beklemek zorundasınız. Yetecek mi, yok, yetmeyecek. Şehit olmayı tercîh ediyoruz ya, belki dünyâ uyansın. Türkiye'nin özgürlüğü bizim örneğimizdir. Gerçekten örneğimizdir. Türkiye kolayca özgürlüğe kavuştu mu Kavuşmadı. Binlerce can verdi. Biz de binlerce can vermemiz gerekiyor. Ülkemizin özgürlüğe kavuşması için. Ama evde kalarak mı, değil.

Bombalanan evinde ailesinin çoğunu kaybeden Filistinli:

Âilemin hepsi gitti. Yazıklar olsun dünyâya. Bu direnişte hiç kimsemiz yok!

İsrâil'in Gazze'ye yaptığı bombardımanda katledilen Filistinli Rim'in dedesinin torununa yaktığı ağıt ve vedâ sözleri tüm dünyâda büyük bir infiâl oluşturdu. Rim'in dedesi, şehit kızıyla vedâlaşırken saç topuzlarından öperek 'cennette buluşuruz' diyerek gözyaşlarını tutamadı.