Yazının başlığına bakıp hemen heyecan yapmayın!.. İç siyasette tansiyon uzun bir zamandır epey yüksek seyrediyor. Cumhur İttifakı ile Millet İttifakı liderleri arasında karşılıklı atışmalara, Millet İttifakı içindeki gerginliklerde eklendi. CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin'in "HDP'ye bakanlık verilebilir" tartışmasından sonra çok sık görüştükleri bilinen Meral Akşener ile Kemal Kılıçdaroğlu'nun arasına küslük girdiği bile iddialar arasında yer aldı. Şimdi, meseleyi biraz daha farklı açıdan ele alacağım; Ekmeleddin İhsanoğlu'nu ortak cumhurbaşkanı adayı gösteren Kemal Kılıçdaroğlu ile Devlet Bahçeli'nin siyasi ilişkilerinin daha sonra hangi safhalara evirildiği herkesin malumu... Devlet Bahçeli'nin en yüksek perdeden Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelttiği eleştiriler ve CHP liderinin ona verdiği cevaplar haber arşivlerinde epey yer tutuyor. Peki, yeri geldiğinde birbirlerine en ağır eleştiriler yönelten bu isimler, hiç görüşmez mi.. Küs müdürler.. Manidar bazı hatırlatmalara yaparak devam edeceğim; Tarih, 25 Mayıs 2010... Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısının ardından Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP Genel Başkanlığı'na seçilmesine ilişkin soruları yanıtlıyor. CHP'nin kurultayının beklenilen şekilde "coşkulu" geçtiğini ifade eden Bahçeli, tek adaylı bir kurultay yapıldığını anımsatıyor. Kılıçdaroğlu'nu telefonla arayarak başarı dileklerini ilettiklerini anlatan Bahçeli, "Kendileri benim okul arkadaşımdır. Başarılı bir öğrenciydi, başarılı bir bürokrat oldu. Şimdi de başarılı bir siyasetçi olmasını bekliyoruz" diyor. Bir gazetecinin, "Bugün gazetelere, 'kaliteli sosyal demokrat' şeklinde bir ifade yansıdı. Bu ifade size mi aitti" sorusuna Bahçeli, "Evet, zaten düşünce itibariyle kalitelidir sosyal demokrasi" yanıtını veriyor. Kemal Kılıçdaroğlu ile Devlet Bahçeli arasındaki "sınıf arkadaşlığı" muhabbeti şöyle devam ediyor; -Kemal Kılıçdaroğlu ; "Okuldayken hiç konuşmadık. Dünya görüşlerimiz farklıydı. Devlet Bey o dönemde de kendi arkadaşları içerisinde özel bir saygınlığı vardı. Onun hakkını da teslim edelim". -Devlet Bahçeli'nin, AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Kılıçdaroğlu'na yönelik sert sözlerine verdiği yanıt; "Sınıf arkadaşıma niye sahip çıkmayayım Kemal Bey sınıf arkadaşımdır. Üç arkadaşlık çok önemlidir. Mahalle arkadaşlığı, okul arkadaşlığı ve asker arkadaşlığı. Bu arkadaşlıklar unutulmaz kolay kolay. Mahalle arkadaşlığı başka ülkelerde yoktur. Daha çok bize özgü bir durumdur. Biz Kemal Bey'le okul arkadaşlığından da öte sınıf arkadaşıyız" . Siyasetin görünen sahnesinin dışına çıkalım. İki lider, acaba, kimsenin bilmediğibilemeyeceği şekilde bir araya gelmiyorlar mıdır.. En azından telefonla bile görüşmüyorlar mıdır.. Sadece, gazetecilik tecrübelerime dayanarak bir tahminde bulunayım; Sınıf arkadaşı olan Kemal Kılıçdaroğlu ve Devlet Bahçeli ara sıra da olsa görüşüyorlardır. Sadece ülkenin derin sorunlarını değil cumhurbaşkanı adayları ve adaylığı üzerinde bile fikir alışverişinde bulunuyorlardır. Dedim ya... Benimkisi sadece bir tahmin!.. Hafta sonu, uzun uzadıya bir yazı ile sizleri sıkmayalım...