Tekerlekli sandalye bizim ayaklarımız

Tekerlekli Sandalye Atletizm Milli Takımı ve Bağcılar Belediyesi Spor Kulübü antrenörü Ömer Cantay ile sosyal medya hesaplarımız üzerinden (instagram;ahmetgulumseyen) hoş bir sohbet gerçekleştirdik. Sporun engelini kapatıp, kendileri için zenginlik olduğu vurgusu yapan Ömer Hocamızın, basketbolla başlayan örnek spor hayatı, atletizm branşıyla Paralimpik Oyunlara uzanan başarı hikâyesini dinlerken, bizler feyiz aldık. İstedik ki engellerin bir bir nasıl aşılabildiği örnek olacak süreci yazıyla da paylaşıp, ilgili ve yetkililere mesaj, hayırlara vesile olsun. BASKETBOLLA BAŞLAYIP ATLETİMLE DEVAM EDEN SPOR SERÜVENİ "Engellilik durumum çocuk felci olmamdan sonra oluştu. Adana'da, 17 yaşlarında sokakta gezerken, o dönem Federasyonda As Başkan Ali Duran Karakaya beni gördü. "Sen biçilmiş kaftansın, hiç sporla uğraşmıyor musun" diye sordu ve ben uğraşmadığımı söyledim. Bu fizikle insan nasıl sporla uğraşmaz dedi. Yıl 1998 veya 1999 olsa gerek, ben ilk zamanlarda Tekerlekli Sandalye Basketbolu diye bir sporun bile olduğunu bilmiyordum. Çünkü ne basında, ne de afişlerde görüyorduk. En alt bir amatör kulüp nasıl olur, bir faaliyetini bilmezsiniz ya, onun gibi bir şey. Ta ki başkanla tanışana kadar. O zamana kadar hiçbir şekilde ne tekerlekli sandalye basketbol veya atletizm branşı olduğunu bilmiyordum. Adana'da Engelliler Tekerlekli Basketbol Takımı vardı. Antrenör Arif Kum ile eve geldiler. İlk basketbolla beni tanıştırdılar. Ben zaten hızlıydım. Sokaktaki tekerlekli sandalyeyi çok rahat kullanıyordum. Beni de öyle gördüğü için yanıma geldiler. Basketbola öyle başladık. Atletiz yarışlarını televizyondan izliyordum. Tekerlekli sandalye atletizm şampiyonası olacağını duydum. Eski bir sandalye buldum. Onla ilk yarışmaya katıldım. Yarışmaya 15 kişi katılmış ve 5. olmuştum. Milli takıma seçildim ve atletizm serüvenim