İdeoloji ve YÖK'ün dengesiz denkliği

İktidar ülkeyi AB'den ve Hür Dünyadan uzaklaştırıyor ve hatta kaçırıyor.

Derindeki sebebi sağdaki ya da soldaki menfi milliyetçiler. Kullanışlı aparatları ise onların tesirinde kalan ve demokrasiyi halen de hazmedememiş olan Siyasal İslâmcı zihniyet.

Bu uzaklaşmanın bilhassa insan hakları ve demokratikleşme konusundaki sonuçları Batıda yapılan endekslemelerde net şekilde görünüyor.

(Bunlardan birini -Bertelsmann Vakfının BTI Dönüşüm endeksini- cumartesi günü değerlendirmiştik.)

Bu endeksleri ve basamaklarındaki üçer beşer düşüşümüzü iktidar görmüyor ya da görmezden geliyor.

Ama aynı iktidar döneminde sağduyu sahibi yetkililer bu endeksleri az da olsa ciddiye almaya devam ediyor. Bunlardan biri de Yükseköğretim Kurulu.

Ancak burada da bir çelişki var. Şöyle:

Yabancı ülkelerdeki üniversitelerden diploma sahibi olanlar, bu diplomalarıyla Türkiye'de hekimlik, avukatlık, öğretmenlik ve benzeri meslekleri yapabilmek için YÖK'ten denklik belgesi almak zorundalar.

Bu denklik işi kritik ve zor bir iş. Zira konu eğitim yeterliliği ve diploma kalitesi ile ilgili. Kaliteli diploma ise kaliteli eğitim meselesiyle ve bu da uluslararası endekslerle ilişkili.

Ve bu konuda YÖK nihayet önemli bir adım atmış:

Yurt dışından aldığı diplomayı Türkiye'dekilere denk saydırmak isteyecek olanların bundan sonra kayıt yaptıracakları okulların, çoğu Batılılarca hazırlanan en az iki dünya sıralaması listesinde ilk 1000 içerisinde olması gerekiyormuş. Aksi takdirde diplomaya denklik verilmeyecekmiş.

Yani YÖK yabancı diplomaların Türkiye'deki kalitesini Hür Dünyanın öncülük ettiği uluslararası standartlarla ölçüyor. Bu, siyasete rağmen ve güzel.

Ama aynı YÖK Türkiye'deki diplomaların uluslararası geçerliliği için aynı hassasiyeti takip etmiyor. Eğitim kalitemizin insan hakları ve ideolojiden uzaklık yönünden demokratik Batı standartlarına yükselebilmesi için gerekli küçük dokunuşları bile yapmıyor ya da yapamıyor.

Bütün yükseköğretim kurumlarında ön lisans ve lisans programlarında ortak servis dersi olarak okutulan "Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi" dersi, demokratik Batının ve endeks kurucularının, hem muhtevası hem de mecburi okutulması sebebiyle asla "makul" kabul edemeyeceği bir ders.