Dünya savaşına doğru
ABD ile İran arasında nükleer silah görüşmeleri için son 48 saate girerken ve muhtemelen İran'ın ABD ile anlaşacağı bir süreçte İsrail İran'ı vurdu. Bu, ABD'nin Trump'tan ayrı bir kliğin de talebiyle gerçekleşmesinin yanısıra, İsrail'in İran ile ABD'nin anlaşmasını istemediği anlamına da geliyor. ABD'deki bu kliğin Trump'ın kucağına İran bombasını bırakmasının sebebini ayrı bir yazıda ele alabiliriz. Ancak, İsrail'in İran ile ABD'nin neden bir anlaşmaya varmak istemediğini anlamadan yapılacak her yorum eksik kalır.
İsrail bölgede hiçbir ülkenin ABD ile uyum içinde olmasına rıza göstermez. Çünkü İsrail'in bölge hâkimiyetini gerçekleştirme hayali -ki bu hayalden öte inancının gereğidir- ancak yaşadıkları bölgede hiçbir zaman sükûnetin olmamasını gerekli kılıyor. Ülkelerin kaossuz geçireceği her günü o ülkeler için dönemin gerekli gördüğü istikamette güç depolamaları anlamına geleceği için bu durumu İsrail kendisi için tehdit olarak kabul eder.
Bu yüzden 80 yıldır bölgedeki her kaosun ve her saldırının dolaylı ya da direkt olarak birinci derecedeki faili ya da müsebbibi İsrail'dir. Korsan devletin 20 aydır Gazze'de 60 bini aşkın sivili katletmesini de bu minvalde okumak gerekir. Acımasız, vahşi katliamlarını dininden alan İsrail her fırsatta önünü açmak için cesetlerden yol yapmaktan çekinmez.
İsrail bölgede ABD ile diğer ülkelerin anlaşmalarını istemez dedik. Bakınız, İsrail'in hem katliamlardan bıkmaması, hem de anlaşmalara karşı çıkması için gerekçesi:
"Efendimiz, Tanrın, onları senin önüne getirdiği zaman onlara kuvvetle vuracaksın ve onları tamamen yok edeceksin; onlarla anlaşmayacaksın ve onlara merhamet etmeyeceksin." (Deut. VII,2.)
"Efendinin, Tanrı'nın gözünde kutsal olduğun için, efendin, Tanrın seni dünya üzerindeki bütün insanların üzerinde özel olarak seni seçti." (Deut, VII,6.)
Talmud'un yorumu: "Sen insanoğlusun, fakat dünya üzerindeki uluslar insanoğlu değil; ancak canavardırlar." (Baba Mecia 114,6.)
Başka bir bakış açısı da şöyle;
"Yahudi olmayanların evine bakan birisi sığır ağılına bakar gibi olur." (Tosefta, Erubin VIII.)
Kendileri dışında hiç kimseyi insan görmeyen bir sapkın inançtan bahsediyoruz. Anlaşma, barış, huzur bilhassa Siyonist Yahudiler için zehirdir ve asla kabul edilemez. Bu Yahudiler barış ve huzuru kendileri için ölümcül bir toplumsal azap olarak kabul ediyorlar. Bu yüzden başka ülkelerin bu tür insanî ilişkileri İsrail için kabul edilemez, yeter ki gücü yetsin bozar huzuru.
Bugün yaşananların bir sebebi de İsrail'in Gazze'deki insanlık dışı katliamlarının beklenmedik bir ciddiyette dünyanın tepkisini alması ve bu tepkinin yol açtığı İsrail antipatisidir. Bu antipatiyi silmek için İran gibi batılı ülke ve halklar nezdinde kötü nam salmış bir ülkenin kendisine saldırmasını gerekli gördü. İran ile savaşta ilk saldıran ülke İsrail olmasına rağmen yine de taraf bulan kendisi oldu. Ama buna rağmen savaşın 7. Gününde İran İsrail'i fena vurdu ve savaşta üstünlük İran'a geçti. Anlaşılan İran uzun erimli bir savaş beklediği için kabiliyetlerini acele etmeden sergileyerek savaşı kendi lehine çevirmeyi hedeflemektedir.
Dünyanın bu savaşı durduracak tek güç olarak kabul ettiği Trump ise savaşa direkt müdahil olma kararı aldı. Eğer bu kararın alınma gerekçesi mevcut durumun yani İran'ın acziyet ve yenilgisinin kahramanı olmak için bir şov değilse, siz bu yazıyı okuduğunuzda Trump çoktan İran'ı vurmuş olacak. Tabi, İran'ın Trump'ı anlaşmaya ikna edecek tavizler vermesi de mümkün. Şayet Trump İran ile anlaşmayı kabul etmez ise durum çok kötü bir hale dönüşebilir.