Gastronomik zenginliğimiz sofraya taşınabiliyor mu

Türkiye, mutfak çeşitliliği açısından üç tarafı denizlerle çevrili bir coğrafyanın zenginliğini hisseder. 40'ın üzerinde tatlısu balığı türünü barındırıyor. Ancak bu çeşitlilik ve zenginliğin yeterince farkında mıyız düşünmek gerek.

Birinci Türk Coğrafya Kongresi, 06-21 Haziran 1941 tarihinde gerçekleştirildi. Türkiye yani Anadolu yedi ana coğrafi bölgeye ve 21 coğrafi bölüme ayrılmış. Aslında bu coğrafik bölünme başka bir açıdan ülkemizde var olan mutfağın bire bir olmasa da lezzet anlamında sanki alt bölgelerini de tanımlıyor. Anadolu'nun yedi coğrafi bölgesinden dördü komşu olduğu denizin adıyla anılıyor. KARADENİZ, EGE, AKDENİZ VE MARMARA BÖLGELERİ diğer üç bölge DOĞU ANADOLU BÖLGESİ, GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ ve İÇ ANADOLU BÖLGESİ. Ülke bütününde bölgeler AKDENİZ BÖLGESİ 16, DOĞU ANADOLU BÖLGESİ 21, EGE BÖLGESİ 12, GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ 7,5, İÇ ANADOLU BÖLGESİ 18, KARADENİZ BÖLGESİ 18, MARMARA BÖLGESİ 8,5 olmak üzere bir dağılım gösteriyor. Aslında bu ölçüler o bölgelerdeki lezzetlerle mukayese edildiğinde garip tezatlıkları da beraberinde sunuyor.

EN ÇOK SEBZE AKDENİZ'DEN

Türkiye'nin üç tarafının denizlerle çevrili olması, yüksekliklerin (dağların) konumu ve yeryüzü şekillerinin çeşitlilik göstermesi, farklı özellikte iklim tiplerinin doğmasına yol açmış. Kıyı bölgelerinde denizlerin etkisiyle daha ılıman iklim özellikleri görülür. Bu da ürün çeşitliliğini beraberinde getiriyor. Çünkü mutfak adına ürün çeşitliliğinde ılıman iklim isteyen sebzelerin rolü şüphesiz ki çok büyüktür. Bu tespitle yurdumuzda sebze yetiştiriciliği en fazla Akdeniz Bölgesi'nde gelişmiştir. Bu bölgeyi Ege ve Marmara takip eder. En az geliştiği bölgemiz Doğu Anadolu'dur. Ülkemizde mutfak adına kaygı verici ve maalesef önemli bir gerçek olan hayvancılığın giderek gerilemesi ise mutfak alışkanlıkları açısından bölgesel değişimleri beraberinde getirmiştir. Hayvancılık açısından baktığımızda sığır yetiştiriciliğinin özellikle Doğu Karadeniz yaylaları ile Doğu Anadolu Bölgesi'nde Erzurum-Kars bölümünde geliştiğini görürüz. Bu bölgelerimizi İç Anadolu, Marmara ve Ege Bölgesi izliyor. Manda yetiştiriciliği sulak ve bataklık alanlarda görülür. Karadeniz Bölgesi'nin kıyı kesimi ile Güney Marmara bölümünde yetiştirilmektedir. Et kalitesi düşük olduğundan gücünden ve daha çok sütünden özellikle yoğurt üretiminde faydalanılır.

POTANSİYEL HAFİFE ALINAMAZ

Bozkır alanlarının geniş olduğu düzlük veya hafif eğimli yamaçlar küçükbaş hayvancılık için elverişlidir. İç Anadolu Güneydoğu Anadolu ve Marmara Bölgesi'ndeki Ergene havzası küçükbaş hayvancılığın yapıldığı önemli yerlerdir. İç Anadolu'da bozkırların geniş alan kaplaması koyun yetiştiriciliğinin gelişmesini sağlamıştır. Ülkemizde genel olarak Anadolu'nun iç kısımlarında yağlı kuyruklular, denize yakın bölgelerde ise ince kuyruklular yaygındır. Ülkemiz mutfak çeşitliliği açısından üç tarafı denizlerle çevrili bir coğrafyanın zenginliğini hisseder. Ayrıca göller ve akarsularımızdaki su ürünleri de hafife alınmayacak potansiyeldedir. Yurdumuzda balık üretiminin denizlerimize dağılımı ise şöyle; Karadeniz 67, Ege Denizi 13,3, Marmara Denizi 11,4, Akdeniz 9. Balık çeşitleri açısından bakıldığında Karadeniz'de 247, Marmara Denizi'nde 200, Akdeniz'de ise 285 tür balık yaşadığı tahmin ediliyor.