Ülker grubu bu zor dönemde lokomotif olmalı!

Yıldız Holding Yani, Ülker Grubu Bir duygumu, düşüncemi paylaşmak istiyorum. Türk halkı, Ülker ve ürünlerini gerçekten çok sevdi. Diğer şirketlerin de hakkını teslim etmekle birlikte, bisküvi denilince, abur cubur denilince Anadolu'nun en ücra köşelerinde, hiç kuşkum yok ki ilk akla gelen 'Ülker'dir. Bu, reklâm metinlerinde de kendisini gösterdi. Anadolu insanının bu teveccühü sayesinde Ülker Grubu yıllar içinde büyüdü, gelişti, serpildi, holdingleşti, dünya çapında, uluslararası bir şirket oldu. Türkiye'nin en büyük şirketlerinden biri haline geldi. Dileğim odur ki, daha da büyüsün ve gelişsin. Ben şahsen Ülker Grubu ürünlerini biraz ' halk ekmeği' gibi görürüm; farklı fırınlarda ve marketlerde çok pahalı ekmek türleri varken, belediyeler tarafından üretilen 'halk ekmeği', ekonomik anlamda ortalama, hatta ortalamanın da altında halkımıza hitap eder. Ücreti makuldür, çeşitliliği de vardır. Bu pahalılık ortamında ekmek kuyruklarından da bu bariz şekilde anlaşılıyor, zaten. pushfn('ads'); Anadolu'nun bağrından çıkan ve hâlâ bu sempatisini, sıcaklığını devam ettiren Ülker de 'halk ekmeği' gibi, ortalama, hatta ortalamanın da altında halkımıza hitap etmelidir; ücretlendirme anlamında. Dün, Şok Market'te Ülker ürünlerine şöyle bir baktım; kısa süre öncesine göre bisküvi, gofret, çikolata vb. ücretleri 2-3 kat artmış! Mesela 2 TL olan bir ürün 6-7 TL'ye çıkmış! Örnekleri çok Meramım şudur; başta Murat Ülker ve Yıldız Holding'in yöneticileri Ülker ve ürünlerinde ciddi bir indirime gitmelidir. Tıpkı 'halk ekmeği' gibi 'sürümden' kazanmalıdır. Cebinde parası olan zaten alıyor bu ürünleri. Pahalı da olsa alıyor, ucuz da olsa alıyor. Peki, ama ya cüzdanında parası olmayanlar! Vakit 'fedakârlık' vaktidir! Ülker Grubu bu fedakârlığı yapmalıdır ve yapabilir. Ve lokomotif görevi yaparak bu alanda faaliyet gösterenlere de örnek olmalıdır. Ben bunun yapılabileceğine kesinlikle inananlardanım. Ayağındaki lastik ayakkabı ile, yıpranmış elbiseleri ile, Anadolu'nun yorgun ama bir o kadar vakur çocukları, mahalle bakkalından Ülker ürünlerini almaya giderken ayakları geri geri gitmemeli! pushfn('ads'); Bilmiyorum, yanlış mı düşünüyorum! 43 NUMARA AYAKKABI!Bir not; gazeteci-yazar Hulusi Turgut'un kaleme aldığı, Sabri Ülker'in hayatının anlatıldığı anı kitapta, Sabri Ülker'in kızı Ahsen Özokur, babasının Bilecik'teki yatılı okul yıllarından bir anıyı onun anlattığı şekilde şöyle aktarıyor: "Gurbete çıkmak üzereydim. Beraberimde götüreceğim kılık kıyafetimle ilgili hazırlık yapıldı ama ayağıma giyeceğim doğru dürüst bir ayakkabı yoktu. Mevcut ayakkabım, çürük çarıktı. Babamın parası olmadığı için bana yeni bir ayakkabı alamıyordu. İnsanlardan da borç para isteme tabiatı yoktu." "Ertesi gün yola çıkacaktık. Komşulardan biri bu durumumuzu işitmiş. Kendisine de o günlerde çok güzel, ısmarlama bir ayakkabı yaptırmış. Ayakkabı, komşumuzun ayağını ya sıkmış ya da bol gelmiş. O ayakkabıdan kurtulmak istiyormuş. Ayakkabıyı bir güzel paketlemiş, bu özel ayakkabısını bana hediye etti." "İstanbul'dan Bilecik'e geldim. Pansiyona yerleştim. İlk gün ayakkabının paketini açtım ve ayağıma giydim. Ayakkabı 43 numaraydı. Adım attıkça, ayağımdan fırlar gibi oluyordu. Ama hiçbir öğretmenim, "Oğlum bu ne biçim ayakkabı..." demedi! Hiçbir arkadaşım da halime gülmedi! Bilecik'teki ilk senemi bu ayakkabıyla geçirdim. Yani, kocaman ayakkabılarla utana sıkıla da olsa sene sonunu buldum..." Murat (Ülker) Bey, inanınız, ayakkabısı olmayan, bol gelen o kadar çok çocuk var ki! Doğduğumuz topraklar elbette kaderimiz! Ama kaderimiz olan bir şey daha var; o da ortak geçmişimiz ve ortak geleceğimiz! BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ Yıldız Holding şirketlerinden Gözde Girişim, 1 Mart'ta yaptığı yönetim kurulunda aldığı kararla yeni bir teknoloji yatırım şirketi kurdu. Yeni şirketin adı Gözde Tech Ventures Teknoloji A.Ş. Yönetim kurulu başkanlığını Yahya Ülker'in üstleneceği yeni şirketin vizyonu, teknoloji alanındaki gelişmelere paralel olarak dünyada büyük bir dönüşüm gösteren yeni iş metotlarını ve fırsatlarını