Millî bir gündem nasıl da hasır altı edilmek istendi!

Geçtiğimiz günlerde, Ramazan Bayramı'ndan hemen önce, 30 Nisan 2022 tarihinde, son derece önemli bir program düzenlendi, İstanbul'da. Neydi o program; 'Siyonizm'in Planlarına Karşı Filistin ve Kudüs'ün Özgürlüğü Konferansı.' Konferansı düzenleyen Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı. Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu da konferansa iştirak ederek önemli bir konuşma yaptı. İslam dünyasından önemli isimler, konu hakkında görüşlerini ifade ettiler. Kudüs'ün özgürlüğü, Filistin'in özgürlüğü, Siyonizm'in karanlık hedefleriyle kesintisiz mücadele, mücahede denilince aklıma ilk gelen isim, Erbakan Hocamız. Hatırlayınız lütfen; Erbakan Hocamızın, 6 Eylül 1980 tarihinde, Milli Selamet Partisi (MSP) Genel Başkanı, Millî Görüş lideri olarak Konya'da düzenlediği ve yüz binlerin katıldığı "Büyük Kudüs Mitingi" dünya çapında yankı uyandırmıştı. pushfn('ads'); Siyonistler bu muhteşem, görkemli, coşkulu, heyecanlı miting karşısında tir tir titrerken, İslam coğrafyası ve ümmet önemli bir konunun gündeme taşınmasından dolayı memnun ve mesrur oldu. Kudüs'ün kurtuluşu ve işgal yönetiminin İslam topraklarından def olup gitmesi noktasında bir umut doğdu, bu mitingle. O muhteşem Kudüs Mitingi'nden sadece 6 gün sonra ne oldu, peki; 12 Eylül askeri darbesi yapıldı. Ve, ilginç bir şekilde, Büyük Kudüs Mitingi, 12 Eylül askeri darbesinin gerekçeleri arasında yer aldı! Ama gerçeklerin er-geç bir gün ortaya çıkmak gibi kötü (!) bir huyu var! 12 Eylül askeri darbesinin olduğu gece 12 Eylül 1980'de ordu darbe yaptığında bu haberi dönemin ABD Başkanı Jimmy Carter'a veren kişi, Beyaz Saray'da başkana danışmanlık yapmakla görevli, Ulusal Güvenlik Konseyinde CIA temsilcisi olarak 1980 yılına kadar görev yapan Paul Henze'den başkası değildi. CIA temsilcisi Paul Henze, 'fıstıkçı' namıyla ünlü ABD Başkanı Carter'a haberi nasıl vermişti: "Bizim çocuklar başardı!" pushfn('ads'); Tüm darbelerin arkasında yer alan, darbeleri destekleyen ABD hiç kuşku yok ki Büyük Kudüs Mitingi'nden de son derece rahatsız olmuştu! Geçtiğimiz gün yapılan konferansa gelince Sahi, bu ehemmiyetli, millî bir gündem olması gereken konferans neden yazılı, görsel medyada gerektiği, hak ettiği şekilde yer almadı Ve o konferanstan sonra yazılı, görsel basında tartışılan, manşetlere taşınan konulara bakar mısınız Dikkat ettiniz mi, 30 Nisan 2022 tarihinde İstanbul'da gerçekleştirilen 'Siyonizm'in Planlarına Karşı Filistin ve Kudüs'ün Özgürlüğü Konferansı'ndan kimkimler rahatsız oldu, acaba Millî bir gündem diyorum, zira; terör ve işgal devletinin Nil'den Fırat'a kadar olan topraklara (Vadedilmiş Topraklar-Arz-ı Mev'ud) göz dikmesi, bu uğurda bölgede terör estirmesi, ülkemiz, devletimiz için bir millî güvenlik meselesidir. Son olarak bir temennim şudur; 'Siyonizm'in Planlarına Karşı Filistin ve Kudüs'ün Özgürlüğü Konferansı' acaba kitaplaştırılacak mı "FİLİSTİN'İ DAVA EDİNEN SADECE SAADET PARTİSİ'DİR!"Saadet Partisi İstanbul İl Başkanlığı tarafından düzenlenen bu önemli konferansın yankılarına baktım sosyal medyada. Millet neler düşünüyor diye! Buyursunlar; "İyi ki varsın Saadet Partisi!" " İsrail ancak güçten anlar!" "Kudüs İslam'ın başkentidir. Bir Millî Görüşçü olarak terörist İsrail'i devlet olarak tanımıyorum!" "Filistin bizim sevdamız!" "Filistin ve Kudüs en kısa zamanda özgürlüğüne kavuşacaktır inşallah!" "Kudüs İslam'ındır!" "Kudüs özgür olacak inşallah!" "Filistin'i dava edinen sadece Saadet Partisidir. Bu program bunun ispatıdır." "Saadet Partisi, Filistin direnişini savunan ve destekleyen tek partidir." "Zafer inananlarındır, zafer yakındır." "Allah (cc) Erbakan Hoca'dan razı olsun. Bize bunları öğrettiği için" "Rabbim her birimizi şuur üzere bu istikamette daim eylesin!" "Saadet, büyük davanın müdavimleri. Onlardan Allah razı olsun!" "İsrail ile normalleşmek demek Filistin ile anormalleşmek demektir" "Allah cellecelâluh ümmet-i Muhammed'in yardımcısı olsun!" pushfn('ads'); "Dualarınıza yürekten amin amin amin!" "İşte Millî Görüş'ün