Işık Sadık Ahmet Batı Trakya Türklerinin hakları için verdiği mücadele ile tanınan, tıp doktoru ve siyasetçi merhum Dr. Sadık Ahmet'in eşi Dr. Sadık Ahmet, 24 Temmuz 1995 günü oldukça şüpheli bir trafik kazası sonucu hayatını kaybetti. Kaza sırasında Sadık Ahmet'in ailesi de araçtaydı. Işık Sadık Ahmet, o meş'um kazadan sonra yaşananları anlatırken hatırladığı son derece dikkat çeken bir fotoğrafı şu şekilde ifade ediyor; "Tansu Çiller aradığında, 'Kızı kaybediyorum' dedim. Kendisi televizyona çıkıp, 'Kızı istiyorum' dedi. Başhekim, akciğerine hava kaçabileceği için kızımın yolda ölebileceğini söyleyerek beni korkutuyor. Funda'nın yüzüne bir file geçirmişler ve yüzünde yüz otuz tane dikiş var. Gümülcine Hastanesi'ne acilden girdik. Beni de tedavi altına alarak bir boyunluk taktılar. Ben de birçok yerimden yaralıydım. Ben Sadık'ın morgda olduğunu bilmiyordum. Gerçeği ertesi gün öğrendim. Funda'nın durumu ağırdı ve yoğun bakımdaydı. Dalağı patladığı için kan kaybediyormuş. Funda 12 buçuk, Levent ise 15 buçuk yaşındaydı." "Ben Funda'yı yaşatmak için çırpınırken, başhekim beni hastaneden atıyordu. Başhekimin odasında kocaman bir harita vardı. Türkiye toprakları üzerinde Ermenistan ve Kürdistan fark ediliyordu. Oysa Sadık'la başhekim, ameliyatlara birlikte giriyorlardı. Derken bana basın yasağı getirdiler." "Bizi başka bir odaya alın, ya da yatağı biz alalım, dediğimizde bunu da kabul etmiyorlar." pushfn('ads'); DR. SADIK AHMET, SUİKAST GİBİ KAZADA VEFAT ETTİ!Dr. Sadık Ahmet'in şüpheli trafik kazasında vefatının ardından Dostluk, Eşitlik ve Barış Partisi'nin başkanlığını 2 dönem üstlenen, pek çok ulusal ve uluslararası alanda Batı Trakya Türklerini temsil eden Işık Sadık Ahmet hanımefendi, kaza anında ve sonrasında neler yaşadıklarını ve oluşan soru işaretlerinin de altını çiziyor; "24 Temmuz 1995 günü çocuklarımızla bir sünnet mevlidine gidiyorduk Yol garip bir şekilde sessiz ve tenhaydı. Karanlık değildi ve güneş de gözümüze gelmiyordu. Ben bir traktörün karşıda beklediğini gördüm. O sene bir gazete 1 Nisan'da 'Dr. Sadık Ahmet öldü' diye yazmış, atında da çok küçük puntolarla şaka olduğunu belirtmişti. Bunu hatırlayarak Sadık'ı uyardım. Bana traktörün yan yolda olduğu cevabını verdi. Fakat traktör bizi görünce hareket etti ve bize çok şiddetli bir şekilde çarptı. O anda kaç takla attığımızı bilmiyorum. Tarlaya uçtuk." "Adam bize bakarken elinde de bir şey vardı. Bunu görenler telsiz olduğunu söylediler. Yoldan hiçbir araba geçmiyordu. Trafik durdurulmuştu. Derken yanımızda bir soydaşımız durdu. Funda, 'Anne, ağabey beni kurtarın' diye inliyordu" pushfn('ads'); DR. SADIK AHMET ÖLDÜĞÜNDE YUNANLILAR DAVUL ZURNA ÇALDILAR!Işık Sadık Ahmet, eşi Dr. Sadık Ahmet'in kazada nasıl vefat ettiğini de şu satırlarla ifade etti; "Sadık, yolda giderken Levent'in kucağında Hakk'ın rahmetine kavuşmuş. Dr. Sadık Ahmet vefat ettiğinde Yunanlılar hastanenin etrafında toplandılar ve davul zurnalar çaldılar." "Sadık, son derece imanlı ve inançlıydı. Her zaman, 'Eşler Allah'ın emanetidir' diyordu. Bana karşı saygılı ve sevgi doluydu. Çocuklarını da çok severdi. Çocuklarına hiçbir zaman kötü davranmadı. Bana karşı da her zaman hoşgörülü oldu." Kısacası, Dr. Sadık Ahmet'in eşi Işık Sadık Ahmet'in anlattıkları neresinden bakarsanız bakın tam bir ibretlik Bu arada Dr. Sadık Ahmet'in 1990'lı yıllarda Milli Görüş Lideri, Refah-Yol Hükümeti Başbakanı Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ı da ziyaret ettiğini, bu görüşmede Oğuzhan Asiltürk'ün de yer aldığını hatırlatalım Yukarıdaki tüm anlatılanlar önemli bir eserde yer alıyor; Doktor Sadık Ahmet! Doktor Sadık Ahmet kitabı, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluğu Başkanlığı (YTB) tarafından hazırlandı ve basıldı. Kitapta, Batı Trakya Türkleri ve yaşadıkları sorunlar, Sadık Ahmet'in hayatı ve şahsiyeti anlatılıyor. Kitabın son bölümünde ise Tanıklıklar Başkalarının Gözünden Sadık Ahmet bölümü yer almakta. Bu bölümde birçok ismin görüşleri var. Kitabın