Kadını dışlayanlar

Kadın yüzyıllarca köle mi yapılmamış, şeytanla bir tutulup suçlu mu sayılmamış, haremlerde baş üstünde tutulduktan sonra çuvallara doldurulup denizlerde mi boğulmamış!...Nice uygarlıklardan geçip zorbalığın geride bırakıldığı sanılan çağımızda, eşlerince kurşunlarla delik deşik edilip bıçaklarla doğranan kadınların sayısı neredeyse binleri bulacak.Dünya odaklı değerlendirmelerde eğitim düzeyimiz en düşük sayılarda. Kadının eğitimde aldığı yer değerlendirmeye alındığında sanırım sayı bulmakta zorlanılacaktır. KARA TABLO Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, bilimsel verilerle çizdiği bir kara tabloyla, bağnaz kafalıların, kadını insan olma bilincine erdirecek eğitimden yoksun bırakmanın nereden kaynaklandığını gözler önüne seriyor: "Tam 866 bin kız çocuğumuz eğitime erişemiyor. İşin daha acı tarafıysa bu sayı, eğitim kademesi yükseldikçe daha da artıyor. İlkokulda 195 bin, ortaokulda 298 bin, lisede 373 bin kız çocuğu okula gidemiyor. Okuldan uzakta olan kız çocuğu sayısı toplamda 866 bini buluyor. Açıköğretimde okuyan kız çocuklarımızı bu sayıya eklediğimizde ise 1.5 milyondan fazla kız çocuğu eğitimden uzak bırakılıyor" Aklın cinsiyeti yoktur. Bilimde, sanatta, bürokraside, politikada başarıya başarılar katan kadının birtakım dar kafalılarca dışlanması ülkenin yaşam düzeyini düşürüyor. Biri çıkıp dinimizin "haram" saydığını ileri sürerek kadını üniversite eğitiminden geri bırakmaya kalkıyor. Bunun, bir ülkenin nüfusunun yarısına, düşünmeyi, bilimde, sanatta gelişmeyi yasaklamak olduğunu düşünemiyor. Oysa bu kafalar, bu tür önyargılarla ortaya çıkacağına, olayları bilimsel mantıkla kavramaya çalışıp dinselliği bilgiyle donatan aydın kafaların ne söylediğine kulak vermiş olsalar hem dini kullanmamış hem kendilerine aydınlığın sonsuz yolunu açmış olurlar. TEPKİDar kafalılardan bir kesimi de kadının giyimini kuşamını kendi anlayışlarına göre biçimlemeye kalkıyor. Oysa bilgi donanımlı kadınlarımız davranışında, beğenisinde, toplum içinde kendini seçkin kılmakta erdem simgesidir. Gazetelere de yansıyan şu açıklama, laik düşünenler açısından utanç belgesidir: "Aydın'daki KYK yurdunda çalışan erkek görevliler, kızların açık kıyafet giydiklerini ve tahrik olduklarını söyleyerek yönetime şikâyet etti. Yönetim ise 'Toplumu tahrik edici davranışlarda