Bilgelerden özdeyişler

Kant, "Aklını kendi iradesi yolunda kullanmayan bireyler, karmaşa ortamlarında yönünü bulamazsa kendini dış olayların akışına kaptırıp yolunu yordamını şaşırır" diyor.

Bir Çin şairi de konuyu somutluyor: "O ki bilmiyor ama biliyor bilmediğini çocuktur, onu eğitin! O ki ama bilmiyor bilmediğini cahildir, ondan uzakça durun. O ki biliyor ama bilmiyor bildiğini belki uykudadır uyandırın. O ki biliyor ama biliyor bildiğini bilge kişidir onun izinde yürüyün."

Senaca konuya "bilgi"yi tanımlayarak yaklaşıyor:

"İyi nedir Bilgidir. Kötülük nedir Bilgisizlik. Filozofla sanatçı, yerine göre kimi bilgileri fırlatıp atar, kimilerini seçer alır. Ama attıklarından korkmaz. Seçtiklerine hayran olup kalmaz, yeter ki ulu, yenilmez bir ruhu olsun, 'Senin yenilmene, ezilmene karşıyım' desin."

TEMEL KAYNAK

Düşüncenin kaynağı bilgi; bilginin kaynağı kitaptır. Sanat, insanın yaratıcı yeteneğini ortaya çıkarır. Sanatçılar kavrar insanın derinlikli dünyasını. Bu da ancak eğitimin, insanı bilgiyle donatıp olguları algılayacak duyarlıklara erdirmesine bağlıdır. Onun yöntemi de insanın, özüne eytişimsel (diyalektik) mantıkla bakmaktır.

Eğitilen kişiler bu yöntemle etki altında kalmadan, kendi iradesiyle düşünüp sonuca varıyor, olguların gerçek yüzünü görüp güzellikle çirkinliği, doğruyla yanlışı birbirinden ayırabilir, yaşanaları tarafsız bir anlayışla sorgulayıp yargılayabilir. Onun dışında kalanlar düşünce kölesidir.

AKIL

İnsan, aklıyla var olur ama akıl yetmez, erdem onu yerinde kullanmaktır.

Euripides'e göre duyarlığın beslendiği kaynak da akıldır. Pascal, yaratıcılığı duyarlı olmaya bağlayarak "Yüreğin kendi aklı olduğunu" söyler. Goethe, "Benim edindiğim tüm bilgiyi herkes edinebilir ama yüreğim yalnızca benim" diyor. Pascal, "Akıl veren çoktur, akıl yoktur" özdeyişiyle, akıllı olmayı söz yığınlarına boğanları eleştiriyor.