Felakete hazırlıkta önce zihniyet değişikliği

Kahramanmaraş merkezli arka arkaya şiddeti yüksek iki depremin hasarı ağır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın açıklamasına göre 10 il yanında bazı yıkımların da görüldüğü Kayseri, Niğde ve Kilis'in dahil edildiği 13 ilde yürütülen çalışmalarda 236.410 bina tarandı. Bunların 127.570'inin yıkık, ağır, orta veya hafif hasarlı olduğu belirlendi. 108.840 bina hasarsız tespit edildi. Deprem binaların yaklaşık yarıdan fazlasını veya yüzde 54'ünü yıktı, ağır veya hafif olmak üzere hasar verdi. ?Bakanlığın yaptığı taramaya göre depremin vurduğu 10 ilden 5'i ağır yaralı. Çünkü bu illerin her birinde yıkılan veya ağır hasarlı işyeri veya konut olarak birim sayısı 20 binden fazla. ?İşyeri veya konut şeklinde sayı olarak en fazla yıkım 36.987 adet ile depremin merkez üssü Kahramanmaraş'ta oldu. Onu 33.647 birimle Hatay izliyor. Denilebilir ki deprem Maraş ile anılıyor ama aynı büyük yıkımı Hatay'da da yapmış. ?Gaziantep 22.429, Malatya'da 22.302 ve Adıyaman'da 20.400 birim yıkık veya ağır hasarlı. ?Yıkım oranının en yüksek olduğu iller ise incelenen birim sayısına göre yüzde 31.4 ile Hatay ve yüzde 31.3 ile Adıyaman illeri. Yani yıkım oranı üçte bir düzeyine ulaşmış. Diğer illerde de oran yüzde 25 veya dörtte bir olduğu söylenebilir. İSTANBUL DEPREMİ EKONOMİNİN FAY HATTINI DA KIRAR MI ?Türkiye coğrafyasında ise 480 fay hattı yer alıyor. Farklı bölgelerde beklenen depremler her an gündeme gelebilir. ?Bu bölgelerden biri İstanbul ve Prof. Dr. Naci Görür bu kent için şunları söyledi: "Yabancı ve Türk araştırmacılar 2000 senesinde dediler ki, 1999'dan itibaren her an olmak kaydıyla 30 sene içerisinde deprem olasılığı yüzde 62'dir. Bu yer bilimlerinde çok yüksek bir olasılık. 23 senesi geçti. Bu olasılık yüzde 62 değil yüzde 70-80'lere çıktı. Onun için İstanbul'da tedirginiz. İstanbul'da deprem olma olasılığı arttı diye düşünüyoruz." ?Şimdiye kadarki depremler ki, buna 1999 depremi de dahildir, Türkiye ekonomisinde büyük fay kırılmalarına yol açmadı, yılları alacak bir krize neden olmadı. ?Ama beklendiği gibi İstanbul'da yüzde 7'nin üzerinde veya İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun geçmiş yıllarda açıkladığı yüzde 7.5 şiddetinde beklenen deprem olursa bina yıkımı ve can kaybı büyük olur. ?Onunla kalmaz, İstanbul depremi bütün fay hatlarını, ekonominin fay hattını da kırar geçer. ?Çünkü neresinden bakılırsa bakılsın İstanbul ülke nüfusunun beşte biridir, beşeri sermayenin merkezidir ve çok kalabalıktır. ?Yine bu kent ülkenin ticaret, sanayi, finans, hizmet, ulaşım ve lojistik, kültür merkezidir. Payı yüzde 30-40 arasındadır. Depremin İstanbul'u vurması ülkeyi ve ekonomiyi vurmasıdır. DEPREME HAZIRLIK SEFERBERLİĞİ ?İstanbul'a yardım ulaştırılması ve yardım yapılması kentin dizaynından, mimarisinden dolayı çok zordur. İnişli çıkışlı, çukurlu tepeli, dar sokaklı boğazlı-köprülü, meydanları az cadde ve sokakları arabalarla dolu, yıkıcı bir deprem anında ulaşımı, arama kurtarması çok zor olacak büyük-mega bir kenttir. ?Bütün bu nedenlerle merkezi hükümetle yerel yönetimlerin işbirliğinde İstanbul'da depreme hazırlık seferberliği başlatılması çok yerinde olacaktır. ?Binaları güçlendirmek ve depreme dirençli binalar yapmak öncelikle zihniyet değişikliği, politika ve kararlılık gerektirir. Bakalım son deprem böyle bir zihniyet değişikliği meydana getirebilecek mi ?Ama depreme dayanıklı binalar yapmak aynı zamanda bir maliyet sorunudur. Zemin etüdü, ona uygun temel atma, doğru ve yeterli malzeme kullanımı, hemen her aşamada sıkı denetim ve buna eklenecek mesleki sorumluluk sigortası gibi unsurlar elbette maliyet artırıcıdır. ?Halbuki İstanbul'da ve Türkiye'de konut fiyatları dünyayla yarışıyor ve yüksektir. Hane halkının alım gücüne göre çok, çok pahalıdır. PAHALI ARSAYA UCUZ KONUT OLMAZ ?Bunun en büyük nedeni de arsa maliyetlerinin yüksek oluşudur. Çünkü Türkiye'de