Paha biçilemeyen eski ayakkabı!

Çok fakîr biri,Hâce Nizâmeddînhazretlerinin cömertliğini duyup huzûruna geldi bir gün.

Ve arz etti hâlini.

Ancak bu velînin, o an için, bir çift eski ayakkabıdan başka yoktu bir dünyâlığı.

O "eski ayakkabı"yı verdi ona.

Ama az buldu fakîr bu ihsânı.

Kendi kendine; "Böyle cömert kimseden, bu da çok az" diyordu.

Kederli olarak geri döndü!

Ve konakladı bir handa.

O gece, Emîr Hüsrev hazretleri de ticâretten dönerken aynı hana indi.

Kendi kendine;

"Allah Allah bu handahocamın kokusu var!"dedi.

Bu güzel koku, o fakîrinodasından geliyordu.

Kapıyı tıklatıp girdi içeri;

"Selâmün aleyküm!"

"Aleyküm selâm!"

"Nereden geliyorsunuz"