"O, benibenden iyi biliyor"

Edirne'de yaşıyan Allah dostlarındanŞekmetî Mehmet Efendibir kış günü, Edirne pazarında dolaşırken birinin hizmetçisini görür. Sırtında tek bir gömleği vardır zavallının.

Titremektedir soğuktan!

Usulca yaklaşır ve kendisine;

"Evlât! Efendine söyle de sana bir palto alsın, olmaz mı"der

Hizmetçinin cevâbışaşırtır büyük zâtı.

Şöyle ki;

"Lüzum yok. O, benibenden iyi biliyor, her hâlimi görüyor"demiştir.

Fevkalâde duygulanır.

Hattâ bayılır ve düşer.

Ayıldığında;

"Ey insanlar! Allahü teâlâya tevekkül etmeyi, o hizmetçiden öğreniniz"buyurur.

Bir gün de, bir genç; "Efendim, Cennete girmenin en kestirme yolu nedir" diye sordu.

Mübârek zât da;

"Emr-i mâruf yapmaktır. Emr-i mâruf, Allah'ın kullarına hak yolu bildirmektir. Yâni insanlara, İslâmiyeti anlatıp veyâ bir ilmihâl kitâbı verip, ebedî saadete kavuşmalarına sebep ve vesîle olmaktır"