"Kalk, üzme kocanı!.."

Allah dostlarındanHıdır Baba, Edirne'nin mânevî fâtihlerinden bir gâzi derviştir.

Duâsı makbûl bir kişiymiş.

Menkıbeleri anlatılıyor dilden dile.

Bir tânesi şöyle:

Bu zâtın sevdiği biri vardır.

Hanımına kızar bir gün.

Ve bedduâ eder.

Olacak bu ya,tutar bedduâsı.

Aynı gün kadın hastalanır.

Ve ağırlaşır gitgide.

Adam bin pişmândır.

Ama ok yaydan çıkmıştır bir kere.

Kadıncağız "son nefeslerini" vermektedir artık.

Adam koşar Hıdır Baba'ya.

Çâresizlik içinde;

"Hocam! Hâl böyleyken böyle. Hanım ölüyor, ne olur bir duâ edin de iyileşsin"diye yalvarır.

Mübârek zât;"Pekâlâ" der.

Ve açar ellerini.

Yalvarır Rabbine.

Adam üzgün hâlde eve döner.

Fakat o da ne!..