Bunalımın Nedeni: "Deli Gömlekleri"
ABDULLAH YILDIZ
"Deli Gömlekleri" isimli kitabımız baskıda. Erzurum şuramızdaki sohbetimiz, kitaptan yansımalardı:
Düşünür Piritim A. Sorokin (1889-1968), "Bir Bunalım Çağında Toplum Felsefeleri" adlı kitabında 20. yüzyılın külli bunalımına dikkat çekmişti… 21. yüzyılın bunalımı daha derin. Bunalımın başat nedeni ise, hepsi de Batı kökenli olan "izmler": batıl ideolojiler…
Üstat Cemil Meriç'in (1916-1987) harika tanımıyla, "idrakimize giydirilen deli gömlekleri" -izmler/ideolojiler- insanı "insan" olmaktan çıkarıp, "insanı insanın kurdu" haline getirdi: "Homo homini lupus". Böylece bütün bir insanlık bunalımdan bunalıma, nihayet aşağıların aşağısına ("esfel-i sâfilîn") hatta hayvandan daha aşağılara ("bel-hüm edall") sürüklendi.
Oysa Rabbimiz, insanı en güzel yarattı: "Doğrusu Biz, Ademoğlunu kerim/üstün kıldık; değerli ve şerefli konumda yarattık." (İsrâ, 17/70) "Biz insanı en güzel biçimde/donanımda (ahsen-i taqvîm üzere) yarattık.
Sonra onu aşağıların aşağısına indirdik." (Tîn, 95/4-5) Bu donanımları sebebiyledir ki Allah insanı yeryüzünde "halife" kıldı; onu, verdiği nimetleri rızasına uygun kullanmakla görevlendirdi (Bakara, 2/30).
Elbette insanın "insanın kurdu" hâline gelmesi, "aşağıların aşağısı" veya "hayvandan daha aşağı" seviyeye inmesi, iradesini kötü kullanmasının bir sonucudur.
Modern insanın, İslâm'dan önce kız çocuklarını diri diri toprağa gömen "cahiliye" Araplarının seviyesine düşmüş olmasını, merhum Muhammed Kutub (1919-2014) "20. Yüzyılın Cahiliyesi" olarak isimlendirmişti. 21. yüzyılın ilk çeyreğini tükettiğimiz şu zamanda ise insanlık "postmodern cahiliye"yi yaşıyor.
İmdi, insanlık olarak yaşadığımız modern ve post-modern cahiliyenin ve bunalımın kaynağı Batı uygarlığıdır… Bu vakıayı bizzat bazı Batılı düşünür ve fikir adamlarının bakış açılarıyla anlamaya çalışalım:
Fransız düşünür Andre Comte-Sponville (1952-) der ki:"Günümüz Batı dünyasında büyük bir paradoks yaşanıyor: Batı, maddi açıdan en güçlü döneminden geçmesine karşın, dünyaya önerebileceği manevi değerlere sahip değil. Batı'da tüketim hayatın hizmetinde değil, hayat tüketimin hizmetinde ve tüketmek bir amaç hâline gelmiş. Bu yüzden mutsuzluğa mahkûmuz; zira tüketimi yakalama şansımız yok." (AKV Bülten, Ocak-Şubat 1992)
Tüketmeyi amaç hâline getirerek paranın, midenin/şehvetin veya modanın kulu olan insan tipini Peygamberimiz (s.a.) zemmetmiştir: "Paranın kulu yüzüstü sürünsün, helak olsun! Dinarların kulu yüzüstü sürünüp helak olsun. Şatafatlı, gösterişli elbiselerin kulu yüzüstü sürünsün. Midesinin kulu yüzüstü sürünsün ve helak olsun! Yıkılıp başı aşağı gelsin..." (Buhârî, Rikâk 10; Cihad 70; İbn Mâce, Zühd 8).
ABD'li stratejist Zbigniew Brzezinski (1928-2017), "Kontrolden Çıkmış Dünya" adlı eserinde, mitolojik bir kavram olan "cornucopia", yani Tanrı Zeus'u emzirdiğine inanılan efsanevi boynuza gönderme yaparak