Rahman ve Rahîm tecellileri

"İnsanın nefsi, rahmaniyetin cilveleriyle, kalbi de rahîmiyetin tecelliyatıyla nimetlendikleri gibi, insanın aklı da hakîmiyetin letâifiyle zevk alır, telezzüz eder."

Rahmaniyetin cilveleri şu hadsiz kâinatı şenlendirmekte, karanlıklı mevcudatı ışıklandırmakta; hadsiz ihtiyacat içinde yuvarlanan mahlûkatı terbiye emekte; bütün kâinatı insana müteveccih ettirmekte ve her tarafta ona baktırıp, muavenetine koşturmakta ve bu hadsiz fezayı ve boş ve hâli âlemi doldurarak nurlandırmakta ve şenlendirmekte; bu fânî insanı ebede namzet eden ve ezelî ve ebedî bir Zâta (cc) muhatap ve dost yapmaktadır.

Rabbimizin bin bir ismi var. O'nun (cc) isimlerine Esma-i Hüsna diyoruz. Esma-ı Hüsna'da Allah lafza-i celâlinden sonra en çok zikredilen isimler Rahman ve Rahîm isimleri kâinatı ihata eden bir nur-u azamdır. Rahman ve Rahîm isimlerinin tecellisi Vahid ve Ehad isimlerinin tecellisi gibidir. Rahman umumî, Rahîm hususî tecelli eder. Rahman nefislere bakarken, Rahîm kalblere bakıyor. Rahman külliyet kesbederken, Rahîm hususiyet kesbediyor. Rahman ekser itibarıyla dünyaya bakarken, Rahîm ekser itibarıyla ahirete bakıyor.

Ezelde Allah vardı, başka bir şey yoktu. Cenab-ı Hak ezelde mahlûkat için irade-i hayr diledi. Mahlûkatı vücûda getirdi. O anda mahlûkat Rahman ismine mazhar oldu. Ne ki, yaratılmış o Rahman ismine mazhar olmuş, vücuda çıkmıştır. Rahmaniyet bütün kâinatı ihata ediyor. Kâinat tesviye edilip insana hazır hâle getirilince, Rabbimiz insanı irade eder. Böylece insan yaratılır. Sonra insana enva-i rızık ve nimetler ihsan edilir.

"Allah öyle bir Rahman ki nimetlerini kâfire de veriyor, mü'mine de veriyor. Küçük bir midemizi tatmin için baharı bir sofra-i nimet yapmış, gözümüze güneşi ve âlem-i mubsıratı vermiş, kulağı vermiş, âlem-i mesmuatı ona sofra yapmış. İnsanın neye ihtiyacı varsa o vakt-i zamanında verilmiş." Bu Rahman isminin tecellisidir. Rahman ismi vahidiyet misüllü kâinatı kuşatmış. Nefis taşıyan her mahlûk Rahman isminin tecellisi altında nasiplendirilmiş.

Allah'ın rahmeti ammdır. Cenab-ı Hak insanı yarattı ve insana ebediyeti ihsan etti. İnsan Cennette Allah'ın ebedî ihsanına mazhardır. Öyleyse Rahman ismi sadece dünyada kalmıyor. Ebede kadar uzanıyor, gidiyor. Ahirette muzaaf rahmet olan Rahîm ismine mazhar olarak ebede kadar rahmete mazhardır, insan. Cennetten sonra rahmetin tecellisi, rüyete mazhariyete kadar gidiyor. Rahmet ezelden ebede kadar ihata ediyor. Eşmel bir tecellî var.