Abdülbaki Çimiç

Yeni Asya

Ya doğru söylemek, ya da sükût etmek lâzım - Kapanması gereken kapılar - 31

Yüce Rabbimiz "Allah'ın lâneti yalancıların üzerine olsun."1 buyurur.Bediüzzaman da "Ya doğru, ya sükût." Yani, yol ikidir, üç değildir. Ya doğru, ya yalan, ya sükût değildir."2 ifadeleriyle yalana kesin olarak yolu kapatmıştır. "İşte şimdi beşerin ortadaki dehşetli yalancılığıyla ve tezviratlarıyla emniyet-i umûmîyenin ve rû-yi zemin âsâyişlerinin

Üç yerde söylenen yalan meselesi...

Kapanması gereken kapılar - 30Ayette "Pis putlara tapmaktan sakının, bir de yalan söz söylemekten sakının."1 emredilmiştir. Resûl-i Ekrem Efendimiz de(asm) şöyle buyurmuştur: "Halk arasını düzelten ve bunun için hayır kastıyla söz ulaştıran veya hayır için söyleyen, yalancı değildir."2 Esmâ Bintu Yezîd (ra)anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesse

Bir maslahat için kizb câiz midir - Kapanması gereken kapılar - 29

Kizb, çok fenâ ve çirkin bir fiildir. Öyleyse böyle çirkin bir fiile nasıl câiz fetvası verilebilir"Bir maslahata binâen kizbin câiz olduğu söylenilmektedir. Öyle midir" suâlinin cevâbını yine Risâle-i Nur'dan takip edelim: "Evet, kat'î ve zarûrî bir maslahat için mesâğ-ı şer'î (şerîatın izni) vardır. Fakat hakîkate bakılırsa, maslahat dedikleri şe

Hangi yalan, kizbden sayılmaz - Kapanması gereken kapılar - 28

Bediüzzaman'ın ifadesiyle "Kinâye veya târiz sûretiyle, yani gayr-ı sarîh (açık olmayan) bir kelimeyle söylenilen yalan, kizbden sayılmaz."1Ayrıca "Mâlûmdur ki, fenn-i belâgatta bir lâfzın, bir kelâmın mânâ-i hakîkîsi, başka bir maksud mânâya sırf bir âlet-i mülâhaza(düşünme âleti) olsa, ona lâfz-ı kinâî(kinâye yollu söylenmiş lâfız) denilir. Kinâî

KizbYalan - Kapanması gereken kapılar - 27

Kizb, çok fenâ bir fiildir. İslâm dîni bu fiili kesinlikle yasaklamıştır.Çünkü İslâmiyet'in üssü'lesâsı sıdk olduğu için kizbe asla müsâmaha yok. Ancak içinde yaşadığımız âhirzaman asrında, asr-ı saadetten günümüze gele gele, sıdk ve kizb ortasındaki mesâfe azalıp, omuz omuza gelmiş durumda. Bir dükkânda her ikisi beraber satılmaya başlandığı gibi,

Tefâhur - Kapanması gereken kapılar - 26

Tefâhur; iftihâr etmek, övünmek anlamlarına gelmektedir. Kendini iyi görüp, kusurdan gaflet etmektir.İnsanın kendisinde var olduğunu düşündüğü, bazı faydalı işlerini ve iyiliklerini başkalarına göstermek ve bununla övünmesidir. İnsanın mânevî cephesini öldüren, enfüsî âlemini harap eden mânevî bir hastalıktır. Hâlbuki insanın kendini övüp senâ etme

Tecessüs - Kapanması gereken kapılar-25

Tecessüs, daha çok kötülükleri, kusûrları, insanların gizli hâllerini araştıran bir fiildir. Bu nedenle kalbî bir hastalık olarak bilinir.Toplumların huzurunu kaçıran, insanlar arasında itimâd ve güveni ihlâl eden, mânevî rabıtaları bozarak içtimâî hayatta fitne çıkaran ve insanların birbirinden nefret edip uzaklaşmasına vesile olan fiillerden biri

Gurur - Kapanması gereken kapılar - 24

Gurur, insanın büyüklenmesi, kendini beğenmesi ve üstün görmesidir.Kendini büyük görme, başkasını hor ve hakîr görmedir. "Gurur ile, insan maddî ve mânevî kemâlât ve mehâsinden mahrum kalır. Eğer gurur saîkasıyla başkaların kemâlâtına tenezzül etmeyip kendi kemâlâtını kâfi ve yüksek görürse, o insan nâkıstır." 1 Gurur, ilmi fazla olanları vartaya d

Ucb - Kapanması gereken kapılar - 23

Ucb "bir kimsenin hak etmediği bir mertebeyi kendinde vehmetmesi" şeklinde tarif edilir.1 Bazı âlimler kişinin itibarı ve mevkii ile gururlanmasına kibir, faziletleriyle övünmesine ucb denildiğini söyler ve bunların ikisinin de faziletleri silip götürdüğünü kaydeder.2 Ucbün ileri derecesine idlâl denilmiştir.Buna göre ucb yapılan iyilikle böbürlenm

Meyl-i dünyaya hırs - Kapanması gereken kapılar - 22

Risale-i Nur'da Dünya'nın üç yüzünün bulunduğu ifade edilir.Üçüncü yüzün, 'İnsanın hevesâtına bakan ve gaflet perdesi olan ve ehl-i dünyanın mel'abe-i hevesâtı olan yüzü' olmasıdır. Bediüzzaman, dünyanın bu üçüncü yüzü için şu izahatı yapar: "Şu yüz çirkindir. Çünkü fânidir, zâildir, elemlidir, aldatır."1 Buna binaen "Dünyanın zevki, lezzeti devam