Turgay Güler

Akşam

İsrail'e müdahale şart

Yarın sabah Gazze yeni güne uyanırken kaç çocuk, kaç bebek uyanamayacak Daha kaç bebek Benimki de laf değil mi O bombaların cehenneme çevirdiği Gazze'de kim uyuyabilir ki Sözün bittiği yerdeyiz, kelimeler de bitti elbet. Ne kadar rahat telaffuz eder olduk 'katliam' kelimesini. Duymaya da alıştık. Gazze'de çocuklar ölmeye alıştı. Anneler de. Katil

Sağ kalan o çocuklardan biri İsrail'i yenecek

İsrail için artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Hamaset değil, gerçek. İlk defa hastaneye saldırmıyor! İlk defa savaş suçu işlemiyor! İlk defa çocukları katletmiyor! Ama sonuncusu, sonunun başlangıcı! Biden'ın koşa koşa İsrail'e gidip eli kanlı Netanyahu'ya sarılması ikisine de hiçbir fayda sağlamayacak. Bu kanlı kucaklaşmanın faturasını er ya

O iki İsveçlinin ailelerine gerçeği anlatmak gerek

Türkiye'nin Suriye'nin kuzeyindeki askeri operasyonları DEAŞ'la mücadeleyi baltalıyormuş! Kim dedi bunu Biden! Türkiye'nin askeri operasyonlarıymış! Halbuki PKK terör örgütüne karşı yürüttüğü terör operasyonları! Ama Biden ne 'PKK' diyor ne de 'terör'! Ne zaman diyor bunu peki Hamas'ın pazar sabahı gerçekleştirdiği operasyonun ardından. Sonra Netan

Hey geri zekalı

İsrail'in katliamlarını kim durduracak ABD mi, İngiltere mi Yoksa Almanya, Fransa mı Tabii ki hiçbiri! Zaten sorunun kendisi saçma değil mi 'O halde niçin böyle bir soru soruyorsun' diyenlere cevabım birazdan. Şu satırları yazarken İsrail'in bombardımanları sonuca yaklaşık üç bin masum katledilmişti. 732'si de çocuk! Çocuk! Batasıca Batı'nın umurun

İsrail'i durdurmanın tek yolu

İsrail sivilleri hedef alıyor. Yüzlerce sivili; çoluk çocuk, genç yaşlı, kadın erkek demeden katlediyor. Soykırım yapıyor. Sivillerin üzerine bomba yağdırıyor. Gazze harabeye döndü. Meslek hayatım boyunca, muhabirlik yıllarımdan bu yana onlarca kez yazdım bu cümleleri. Ve bugün bir kez daha yazıyorum. Kaç kez duydunuz bu cümleleri Kaç kez şahit old

İsrail yenilmez sananlar hayal kırıklığı yaşayacak

İsimlerini zikretmeyeceğim, çünkü bu sütuna sığdıramam. Değmez de. Siz zaten kim olduklarını cumartesi sabahından itibaren çok ama çok iyi biliyorsunuz. Hamas'ın İsrail'e saldırısının ardından tek merkezden düğmelerine basılmışçasına sahaya çıktılar. Anında pozisyon alıp İsrail'i arkaladılar. Tabii ki kılıflayıp! Filistinlileri düşünüyorlarmış, onl

Ayşenur Arslan yalnız değildir

Yurtiçinde ve yurtdışında eylem kabiliyetini yitirmiş. İninden kafasını bile çıkartamıyor. Tarihinde hiç olmadığı kadar köşeye sıkışmış. PKK'nın an itibarıyla 'z' raporu böyle. Tek umudu Millet İttifakı'nın seçim kazanmasıydı. O da olmadı. Örgüte yeni katılımlar da yok denecek kadar az. Moral motivasyon yerlerde. Fırsatını bulan kaçıyor. MİT gün ge

Bana yol arkadaşını söyle gerisini İstanbullu anlar

Üçüncü köprüyü yapmayacaksın! Üçüncü havaalanı inşa etmeyeceksin! Kanal İstanbul'u iptal edeceksin! HES ve nükleer santralleri durduracaksın! Ve dahası... Hatta bunlara Marmaray'ı da Avrasya Tüneli'ni de ekleyebilirsiniz. Gezi provokasyonu sırasında Taksim Dayanışma Platformu sözcüsü Tayfun Kahraman'ın okuduğu bildirideki talimatlardı bunlar! Korku

Rahat ve gevrek

Beyimiz önüne gelen anket sonuçlarına hayli kaptırmış kendisini. Sanırım anket firmaları 'aramızda kalsın, kazanıyoruz' falan diye gazlıyor kendisini. Hele bir tanesi var ki 'İmamoğlu yarın seçim olsa yüzde 65 alır' diyor. Yüzde 65! Seçime kaldı yedi ay! Tatilden dönen beyimiz CHP'yi dizayn etmekle meşgul. İstanbul umurunda bile değil. Bu nasıl bir

CHP'yi Kemal Bey'e bırakıp gidecekler

CHP'de yaşananları, olup biteni sanırım CHP'liler dışında herkes keyifle izliyordur. Değişimciler dahil! Hatta en çok da onlar. Çekirdek bile çitliyorlardır. Hem çekirdek çitleyip hem de değişim istemek müthiş eğlenceli bir şeydir bence. Sanki yaşanan hezimetin tek sorumlusu Kemal Bey! Sanki o gün hepsi orada değildi. Neyse ki CHP milletvekili Gürs