Mehmet Kara

Yeni Asya

"Fabrika ayarlarına dönüyor"muş!

Fabrika ayarlarına dönmek, genellikle cep telefonları için kullanılan bir ifade. Cihaz arıza yapınca ya da elden çıkarılacağı zaman, içinde size ait bilgi, belge, fotoğraf ve kayıtlı telefon numaralarını silmek için bu yöntem uygulanır.Birkaç haftadır da siyasette fabrika ayarlarına dönmek tabiri kullanılıyor. MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin AKP'nin

Güçlü, demokratik, hürriyetçi, adil

Bu dört kelime 6'lı masanın aylardır yaptığı çalışmaların özeti aslında. Bunun yanında "istişare ve uzlaşma" kelimeleri de 6 partinin aylardır üzerinde çalıştığı sürecin amacını da net şekilde ortaya koyuyor.Bu ifadelerin eksikliği 6 partiyi bir araya getirdi. Hedef, "güçlü parlamento, demokratik bir düzen, hürriyetçi bir ortam, adil bir paylaşım"

Geri adımlar

Helâlleşme adı altında yaptığı görüşmelerde 28 Şubat 1997 sürecinde inançlarından dolayı memuriyetten atılan başörtüsü mağduru kamu görevlilerinin tavsiye üzerine, mağduriyetlerin bir daha yaşanmaması ve bundan önce yapıldığı gibi, istismar edilmemesi için, Meclis'in yeni yasama dönemine başladığı ilk gün başörtüsü konusunda düzenleme yapılması içi

Meclis "GÜÇLÜ" olmalı

Demokrat Parti, CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ile DEVA Partisi genel başkanlarının 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem' önerileri ile ilgili toplantılar büyük bir uyum ve ahenk içinde devam ederken, Cumhur İttifakı, sık sık bu ittifakın dağılacağını söyleyerek bir "algı" oluşturma gayreti içinde.14 Kasım'da yapılacak ikinci tur gör

Bir garip medya açılımı

Seçimler yaklaşırken hükümet bir yandan ekonomiyle ilgili torba kanunlar çıkarırken, bir yandan da "medya açılımı" yapıyor.Neredeyse 20 yıldır uygulanan, basına ayrımcılık olan akreditasyon uygulamasını kaldırmak(!) adına "Türkiye yüzyılı" toplantısına "bazı muhalif" gazetecileri çağırmıştı. Önümüzdeki günlerde yapılacak bir toplantıya da yine "mu

'3Y'nin üçüncüsü

2002 yılında "Biz yolsuzluk, yoksulluk ve yasaklarla yani '3Y" ile mücadele etmek için iktidara geliyoruz" diyenlerin bu üç meselede mücadeleyi kaybettiklerini 20 sene sonra "Yolsuzlukların, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun olmayacağı bir Türkiye'yi biz hallederiz. Şu an itibariyle onun hazırlığı içerisindeyiz" itiraflarından anlaşılıyor.Yoksulluğu y

Maliyeti "söyleyemez"miş!

Partili Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile Meclis'in etkinliği azalmışken, bir de buna kamu görevlilerinin Meclis'e bilgi vermemesi de eklendi.Daha önce Araştırma ve Soruşturma komisyonlarına "davet edilmesine" rağmen gelmeyen kamu görevlileri olmuştu. En son olarak da "davete icabet eden" bir kamu görevlisinin milletin vekillerinin sorusuna "yıl

Şaşırıyor muyuz

Seçimler yaklaşırken siyasette öyle şeyler oluyor ki, şaşırmamak elde değil.20 senedir ülkeyi yönetenler, "Yolsuzlukların, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun olmayacağı bir Türkiye'yi biz hallederiz. Şu an itibariyle onun hazırlığı içerisindeyiz" diyebiliyor. Aslında bu sözler 20 senede halledemediklerinin itirafı. "Yolsuzluk, rüşvet, yoksulluk olmaya

Elektriğe de indirim gelecek mi

Ankara'da suya zam konusu gündemin ilk sırasında.Son yapılan mahalli seçimlerde İstanbul, Ankara başta olmak üzere birçok büyükşehirde seçimleri kaybedip büyük hüsrana uğrayan iktidar, aradan üç sene geçmesine rağmen sonuçları hâlâ hazmedebilmiş değil. İktidar, nelediyeleri çalışamaz, icraat yapamaz hale getirmek için, ellerinden geleni ardına koym

"Bilgi çarpıtma" yasası

Millet başta ekonomi, adalet olmak üzere birçok alanda devasa zorunla boğuşurken, iktidar 3 ay tatilin ardından açılan Meclis'in önüne ilk olarak kamuoyunda dezenformasyon (bilgi çarpıtma) yasası olarak bilinen "sansür yasası"nı getirmesi başta muhalefet olmak üzere birçok kesimden tepki aldı, alıyor. "Seçime giderken sosyal medyayı kontrol altına