Esfender Korkmaz

Yeniçağ

Atatürk ve devletçilik

Devlet hem ekonominin ortalama olarak yüzde 30'unu oluşturuyor, hem de aldığı kararlarla tüm ekonomiyi etkiliyor. Küreselleşme sürecinde tüm gelişmekte olan ülkelerde ve Türkiye'de devlet dışlandı. İktisadi kalkınma yerine yalnızca GSYH'da büyüme hedefi öne çıktı. Bu nedenle piyasaya spekülasyon hâkim oldu. Başıboş piyasaya, dünyada ekonomik kriz a

TL tutanlar yoksullaştı

TÜİK Ekim ayı itibariyle, finansal yatırım araçlarının nominal getiri oranlarını ve enflasyona göre düzeltilmiş reel getiri oranlarını açıkladı. Ekimden ekime son bir yılda, finansal yatırım araçlarının TÜFE'ye göre düzeltilmiş reel getirileri veya kayıpları şöyle oldu; Mevduat faizi -37,89 BİST 100 40,40 Dolar 9,34 Euro -7,37 Altın 2,99 DİBS -24,2

Ekonomide yanlış yapma lüksümüz yoktur

Güven endeksleri, üretici ve tüketicinin ekonomik gidişattan tedirgin olduğunu gösteriyor. Üstelik bu endekslerde üretici ve tüketici beklentilerinin de kötü olduğu anlaşılıyor. Buna rağmen bazı hükümet üyeleri ekonomi için uçtu, kaçtı diyor. Bazıları farkındayız diyor. Ama çözüm için adım atılmıyor. Üstelik tek haneli faiz ve düşük TL politikasını

Krizden çıkış zor değil

Yüzde 100'lere yükselen enflasyon, GSYH'nın yüzde 6'sı kadar cari açık, dışa bağımlı üretim yapısı, kısa vadeli dış borç yükü ve 2002 son çeyreğinde başlayacak ekonomik daralma, eğer müdahale edilmez ise ya da bugünkü ekonomi yönetiminin günübirlik politikaları devam ederse, sürdürülemez. Zaten fiilen de sürdürülemiyor ve giderek derinleşerek bunal

Enflasyonun nedeni kötü yönetimdir

Ekim ayı enflasyon verileri, fiyat istikrarının daha da bozulduğunu gösterdi. Veriler şöyledir; TÜİK, Ekim TÜFE; aylık yüzde 3,54, yıllık 85,51, TÜİK, Ekim ayı Yİ-ÜFE aylık yüzde 7,83, yıllık 157,69, İTO geçinme endeksi aylık yüzde 3,96 yıllık 108,77 İTO toptan eşya fiyatları endeksi aylık 5,89, yıllık 104,21 oldu. Türkiye de Enflasyonun iki karakt

Türkiye'den insan ve sermaye çıkıyor

Türkiye bugün Cumhuriyet dönemi içinde, büyüme-kalkınmada ve daha da önemlisi demokraside ağır bir istikrar sorunu yaşıyoruz. Toplum ikiye bölünmüş durumda; iktidar nimetlerinden yararlananlar ve dışlanan bir muhalefet. Bu nedenle toplum tedirginlik yaşıyor. Türkiye ye gelen yabancı yatırım sermayesi, yabancıların konut alımlarını çıkarırsak eksi d

Bu akılla bu krizden çıkamayız

Ticaret Bakanı, ''son yılları saymazsak enflasyon ortalaması yüzde 8- 9'dur. '' dedi. Anlaşılan odur ki bu tahminle bakan yüksek enflasyonun geçici olduğunu ve hükümetin genelde başarılı olduğunu vurgulamak istemiştir. Ama böyle bir hesapta iki büyük yanlış var: Birincisi Önceki yıllarda Dünyada enflasyon derdi kalmamıştı. Dünya ortalaması yüzde 5

Cari açık nasıl önlenir

Bu sene cari açığın 50 milyar doları aşacağı anlaşılıyor. GSYH' ya oranı yüzde 5,5 demektir. Bu oran yüksektir ve sürdürülemez bir orandır. Türkiye'nin AKP iktidarında biriken tüm ekonomik istikrar sorunlarının temel nedenleri içinde cari açık da var. Cari açık dış borçla finanse edildiği için, dış borçlarda temerrüt riski oluştu. Cari açık döviz a

Dış açıklar hepimizden götürüyor

TÜİK Eylül ayı dış ticaret verilerini açıkladı; Geçen yılın Eylül ayına göre; İhracat yüzde 9,2, İthalat yüzde 38,1 Dış ticaret açığı yüzde 268,1 oranında arttı. Ocak Eylül arasında geçen 9 ayda da aynı şekilde dış ticaret açığı yüzde 156,3 oranında arttı. Aklı başında bir hükümet bu tablodan tedirgin olur. Hemen dış ticaret politikasını gözden geç

Büyük resmi göremeyenler için uyarıdır

Türkiye'nin sorunlarını, ekonomik kriz veya siyasi sorunlar düzeyinde tartışmak, bizi asıl resmi görmekten alıkoyuyor. Ekonomik kriz çözülebilir. Ama daha ağır ve çözümü daha zor olan, demokrasi, hukuk, teokrasi riski, eksen kayması gibi ülkeyi yüzyıllarca geriye götürecek riskler daha doğrusu daha ağır krizler yaşıyoruz. 1.En ağır sorun eksen kaym