Atatürk'ün partisi

Atatürk'ün partisi olmak için her şeyden önce milliyetçi olmak gerekir. İlker Başbuğ'un son kitabında belirttiği gibi Atatürk, "Biz Türk milliyetçisiyiz." demiştir.

Başbuğ'un kitabında Atatürk'ün milliyetçiliğiyle ilgili birçok alıntı ve örnek vardır. Aslında bunlar Atatürk'ün milliyetçilikle ilgili söylem ve eylemlerinin çok az bir kısmını oluşturur.

Atatürk bütün ömrünü, Türk milletinin bağımsızlığını sağlamak, Türk milletini korumak ve yükseltmek uğrunda harcamıştır. Söylev ve demeçlerinde en çok kullandığı kavramlar da Türk, Türk milleti ulusu, Türklük, millet, milliyet kavramlarıdır.

Bütün bunlar açık bir şekilde göstermektedir ki Atatürk'ün partisi olmak için her şeyden önce ve mutlaka Türk milliyetçisi olmak gerekir. Evet, CHP, Atatürk'ün kurduğu partidir ve yöneticileri bununla ne kadar övünse azdır. Ancak Atatürk'ün temel yolunu bir yana bırakıp "Atatürk'ün partisi" diye övünmenin bir anlamı yoktur.

Atatürk'ün kurduğu parti olarak Türk milliyetçiliğine en çok sahip çıkması gereken parti CHP'dir. Ülkenin ve milletin adıyla, bütünlüğüyle sorunları olan grup ve partilerle iş birliği yapmanın Türk milliyetçiliği ile bağdaşmadığı da açıktır. CHP kendine yani Atatürk'e gelmeli, bölücü unsurlara karşı tavrını açık bir şekilde ortaya koymalıdır. Aksi takdirde emanet olarak verilen bir tek oy bu partide kalmaz.

muasır medeniyet, asri, asrilik. Aslında muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkmak ülküsü de milleti yükseltmek içindir. Milliyetçilik ve çağdaşlık kavramları, laiklik, halkçılık, inkılapçılık, cumhuriyetçilik, devletçilik ilkelerinin tamamını içerir. Bütün bunları sahiplenen bir parti, bu ilkelere karşı olan hiçbir grup ve parti ile iş birliği yapamaz, yapmamalıdır.

22 yıllık acı tecrübeler canlı olarak ortada dururken iktidarın yeni anayasa teklif ve arayışlarına şu veya bu şekilde ortak olmak, katılmak, göz kırpmak, yanaşmak, yeniden oyuna gelmekten başka bir anlam taşımaz.