Afrika üzerinden kara yalanlar

Döndüler dolaştılar şimdi de Afrikalı öğrencilere el attılar. Günlerdir Türkiye'de eğitim gören Afrikalı öğrencilerin nasıl etrafa hastalık saçtıklarına dair yalan yanlış birçok şeyi paylaşıyorlar.

Geçtiğimiz günlerde sosyal medyada yaptığım Afrikalı öğrencilere dair değerlendirmem çok fazla ilgi görünce söz uçar yazı kalır düsturu ile aynı konuyu bu köşeye de taşıma kararı aldım.

Hangi iftiralar kullanılıyor

Sosyal medya üzerinde organize edilmiş bir grup, başta Karabük olmak üzere Türkiye'de eğitim gören 4500 civarındaki Afrikalı öğrencilerden cinsel temas ile bulaşan hastalıklar konusunu itiraf diye niteledikleri platformlarda paylaşmaya başladı.

Bu öğrencilerden HIV ve HPV virüsü kaptıklarını iddia eden bu isimsiz hesaplar, diğer başka bir grup isimsiz hesap üzerinden de başka yalanlarla desteklendi. Buna göre Türkiye'de milyonlarca siyahi Afrikalı bulunduğu yalanı ayrıca işlenmeye başladı.

Konuya dair Sağlık Bakanlığı'ndan bir yetkili ile yaptığım görüşmede bu türden hastalıkların seyrinde bir değişim olmadığını öğrendim. Akabinde Karabük İl Sağlık Müdürlüğü de benzer bir açıklamayı kamuoyu ile paylaştı.

Peki o zaman bu işin arkasında ne var

Türkiye son yıllarda etki alanı olan bölgelerden oldukça iddialı miktarda öğrenciyi ülkesinde eğitim süreçlerine dahil etmeye başladı. Özellikle Afrika siyaseti ile de mütenasip olarak bu sisteme Afrikalı öğrencileri de dahil etti.

Halihazırda 325 bin üniversite öğrencisi eğitimlerini Türkiye'de alıyorlar ve bu rakamın büyük bir kısmı Türkistan coğrafyasından. Sonra bu rakamı Balkanlar, Ortadoğu ve Afrika takip ediyor.

Tabloya bu çerçeveden baktığımızda koca Afrika kıtasından gelen öğrenci miktarının sadece 4500 civarında kalması aslında bir eleştiri konusu olmalı zira tüm dünyanın gözünü Afrika'ya diktiği bir ortamda bizim bu rakamları çok daha yukarıya çekmemiz gerekir.

Yumuşak gücünüz

olmadan asla

Afrika bölgesindeki etki alanı her geçen gün azalan başta Fransa olmak üzere Batı kuşkusuz Türkiye'nin bu bölgelerdeki etkinliğinden rahatsız.

Konu sadece öğrenci sayısı ile alakalı değil elbette.

Türkiye; TİKA, Yunus Emre Enstitüleri, Maarif Vakfı, hükümete bağlı olmayan sivil kuruluşlar gibi birçok farklı mekanizma ile Afrika'da son derece başarılı işlere imza atıyor