Süheyl Batum ve cevap bekleyen sorular...

Her Galatasaraylı üye şartları uyuyorsa başkanlığa aday olabilir. Ancak takım şampiyonluğa giderken 'Florya peşkeş çekiliyor' gibi bir iddianın altını doldurmak gerekmiyor mu


Geçen hafta cuma günü "Galatasaraylılar nankör değildir" başlıklı yazıma
"Bu ay sonuna doğru yapılacak 'Galatasaray başkanlık seçimine bir bütün hâlinde gidilirken', birdenbire ortaya 'milyonlarca Galatasaraylının hemen hemen hiç tanımadığı bir aday' çıkarıldı" diye girmiştim.
"Galatasaraylıların tanımadığı" bu aday "neden, nasıl ve niçin 'birdenbire' aday olmuştu" sorusuna cevap arayanlar, "aslı" itibarıyla görülüyor ki, "tatmin edici bir cevap" bulamadılar.
Gece Galatasaray ile yatan, sabah Galatasaray ile kalkan "Galatasaray medyasının duayeni" Levent Tüzemen bile

"Nevzuhûr aday" için yazdığı "Birilerine huzur mu batıyor" ve de "Galatasaray'ın huzuruna dinamit koyamazlar" başlıklı "zehir zemberek" yazıları, bir başka gerçeği de ortaya koyuyordu; "Süheyl Batum Hoca'mız, anlaşılıyordu ki, 'eski başkanlardan Ünal Aysal ve eski yöneticilerden, Fatih Terim Hoca'nın eski avukatı Rezan Epözdemir'in adayı" idi: "Hocamızı ikna ederek adaylık havuzuna itenler" onlardı
Elbette, "Galatasaray tüzüğünde yazan şartlara sahip" her Galatasaray üyesi "başkanlığa aday olabilirdi" ama başkan adaylığını açıklamasında, "son çeyrek yüzyılın en başarılı yönetimi ve Başkan'ı için", hem de "Futbol takımı soluk kesen bir şampiyonluk yarışı yaparken" sezon başından beri "Başkan'ı, Federasyon ile Galatasaray'ı hedef almış" en büyük rakibin medyasına malzeme olacak "peşkeş çekicilik" ithamını yapmak..

İşte "bu çok çirkin iddia", Prof. Dr. Süheyl Batum gibi hem de "hukukçu" ve "değerli" bir akademisyene hiç ama hiç yakışmamıştı.

Nitekim Başkan Dursun Özbek, ateş püskürdü; "Değerli Galatasaraylılar, bize her türlü eleştiriyi yapabilirsiniz ama hiç kimse bize 'Arazileri peşkeş çekiyorsunuz' diyemez. Her şeyi söyleyebilirsiniz ama bunu söyleyemezsiniz! Araştırmadan, soruşturmadan, yalan haberlerle Galatasaray'ı yönlendirmeye hiç kimsenin hakkı yoktur. Hiç kimse bize çamur atmaya cüret edemez."