Yaşasın 1 Mayıs!

Bugün 1 Mayıs.

Sözü fazla uzatmayacağım:

Adı üstünde "bayram" ve işçi sınıfı bu bayramı istediği yerde, istediği şekilde kutlama hakkına sahiptir.

Ancak iktidar, yarattığı hayat pahalılığı karşısında 17 bin 2 lira asgari ücretle açlığa mahkûm ettiği işçi sınıfına bunu dahi çok görüyor.

Sendikalar, sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler, değişik kentlerde değişik meydanlarda zaten kutlamalarını yapacaklar.

Ancak İstanbul'daki Taksim Meydanı'nın 1 Mayıs için değişik bir anlamı var.

İster kabul edin ister etmeyin, 1977 1 Mayıs'ındaki karanlık ellerin kanlı katliamından sonra Taksim Meydanı, 1 Mayıs'la özdeşleşmiş bir alan hale geldi.

O nedenle işçi sınıfı her 1 Mayıs'ta Taksim'i istiyor ve iktidarlar da Taksim'i onlara kapatmayı tercih ediyor.

Milattan sonra 2024 yılında da durum değişmedi.

İstanbul Valiliği dün sabah 08:15'te tam 8 sayfalık bir basın açıklaması yaptı ve kapanacak yolları ilan etti. Fatih'te, Beşiktaş'ta, Şişli'de, Beyoğlu'nda onlarca sokak, ana yol, D-100 karayolunun bazı bölümleri ve toplu taşım araçlarının onlarca durağının 1 Mayıs günü 04:00'ten itibaren kapalı olacağını duyurdu.

Bildiriyi okurken aklıma çocukluğumuzda TRT Radyosu'ndan okunan sıkıyönetim bildirileri geldi.

Zaten İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın önceki gün Taksim'in 1 Mayıs için yasaklı olacağını duyurduğu basın toplantısında da eski OHAL Valisi Hayri Kozakçıoğlu'nu dinliyor hissine kapılmıştım.

"Demokratlık" da bir yere kadarmış!

Ne dedi Yerlikaya

57 terör örgütü Taksim çağrısı yapıyormuş.

Güvenlik sorunu
olurmuş.

Taksim işlek bir yer olduğu için miting esnafın ve vatandaşların temel haklarını olumsuz
etkilermiş!

İnanılmaz gerekçeler değil mi

Memlekette milyonları Taksim'e yığabilecek 57 terör örgütü varsa vay halimize...

Güvenliği sağlamak zaten sizin işiniz...

Esnaf için ne değişecek Miting olsaydı, bittikten sonra hiç olmazsa insanlar esnafın kapısını çalacak, yemek yiyecek, bir şeyler içecek, alışveriş yapacaktı. Oysa bugün akşama kadar, polis kapalı sokak cadde ve meydanlarda kuş uçurtmayacak. Esnaf belki de siftah dahi yapamayacak.

Ali Yerlikaya ve halefi olan yeni İstanbul Valisi belki hatırlamıyordur.