İnsanın din özgürlüğü değil, hayvanın yaşam hakkı!

Le Monde'da 13 Şubat'ta bir haber çıktı. "Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) Belçika'nın bayıltmadan ritüel kesim yasağını onayladı" başlıklı haberde, "din özgürlüğünü koruyan 'Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 9. maddesinin ihlal edilmediğine karar verildiği" belirtildi.

Belçika'nın Flaman ile Valon bölgelerinde kabul edilen ve dinsel gerekçelerle hayvanların bayıltılmadan öldürülmesine (helal kesim) son veren kararnameler, bazı Belçika vatandaşları, Müslüman ve Yahudi topluluklarını temsil eden kuruluşlar tarafından mahkemeye taşınmıştı. AİHM'nin kararı, Belçika'nın yasağı uygulamakla haklı olduğuna hükmetti.

AİHM, tartışmalar üzerine, "'hayvan refahını teşvik etme' ve 'din özgürlüğüne saygı gösterme' hedeflerinin uzlaştırılması için çaba gösterildiğini" açıkladı.

HAYVANCILIK SEKTÖRÜ İLE İŞBİRLİĞİ YAPAN REFAHÇILAR

Meselenin bamteli de burası. Hayvan refahçılarının "insaniacısız kesim", adıyla savunduğu yöntem, gerçekte bayıltarak katletmedir. İnternetin yaygınlaşmasından sonra hayvan hakları savunucularının hayvanların nasıl öldürüldüklerini ortaya çıkarması, birçok insanda hayvan yeme konusunda çekince yarattı.

Tepkinin özellikle genç kuşaklarda karşılık bulması, hayvancılık sektörünü endişelendirince yeni kavramlar ortaya attılar ki hayvansal tüketim eskisi gibi sürsün. "Hayvan refahı", "acısızinsani kesim", "serbest gezen", "kafessiz yumurta" vb. kavramlar, doğrudan endüstri tarafından geliştirildi. Bu doğrultuda, esaret ve katliam koşullarında "iyileştirme" olması için hayvancılık endüstrisi ile işbirliği yapanlar da hayvan refahçıları oldu.

Ve hayvan hakları mücadelesinde derin bir yarılma yaşandı. Çünkü insanın ve insan dışı hayvanın bu dünyaya gelmekle kazandığı en temel hak yaşam hakkıdır. Onu korumayıp, sadece sömürü ve öldürmenin daha az acıyla yapılmasına çalıştığınızda hayvanların yaşam hakkını savunmuyorsunuz demektir.

Hayvan özgürlüğü mücadelesi ise her türlü sömürüyü ve zulmü hiçbir ayrım yapmadan tüm hayvanlar için savunduğundan hayvan refahçıları ile tamamen ayrıdır.

DİN ÜZERİNDEN HAYVAN HAKLARI SAVUNULAMAZ

Bir canın alınmasına, "Nasılsa öldürülecek, en azından bayıltılarak öldürülsün" diyerek karşılık veriyorsanız sizi ilk alkışlayanlar hayvan bedeni üzerinden ticaret yapanlar olur.

Bu nedenle de din üzerinden hayvan hakları savunusu yapılamaz. Çünkü meseleyi inanca bağlarsanız, kurban zamanında susmanız gerekir. Siz bazı hayvanlar yararına olduğunu düşündüğünüz bir hadis söylersiniz, diğeri karşıtı bir yorum sürer ortaya, tarikatın biri çıkar köpeklere "mekruh" der.