Faizler düşük kaldı yeni yıldız ne olur

Faizin getirisi artık yatırımcıya az geliyor. Mevduat koruma sağlasa da büyüme potansiyeli zayıf. Yatırımcı güvenli limandan fırsat arayışına döndü, dinamik kazanca geçiş sinyali var.

Mevduatın cazibesi azalıyor, yatırımcı ise alternatif arayışına geçme zamanının geldiğini fark ediyor. Faiz oranları yüksek, kazanç görünürde tatmin edici ama artık reel getiri azaldı. Bu tablo, yatırımcının "güvende kalmakla yetinmek" yerine "fırsat kovalamaya" yöneldiği yeni bir döneme işaret ediyor.

Son haftada bir aylık TL mevduatın getirisi yüzde 0.75, aylık bazda yüzde 3.60 seviyesinde gerçekleşti. Son bir aydaki enflasyon oranı ise yüzde 3.23. Mevduattaki aylık nominal kazanç, enflasyonun üzerinde kalsa da reel olarak sınırlı bir fark yaratıyor. Veriler yatırımcının parasını korusa da büyütmede zorlandığını söylüyor. İlerleyen aylarda farkın daha da kapanma olasılığı nazara alındığında yatırımcı açısından mevduat artık eski cazibesini taşımaz noktaya gelmiş görünüyor. Bu da faiz getirisinin doyum noktasına ulaştığı anlamına geliyor. Gelinen aşamada kazanç istikrarlı ama artık eskisi kadar tatmin edici değil.

Altın dinleniyor mu

Altın, yüksek getiri atağını tamamlayarak son haftada yüzde 4.27 geriledi. Dolar ve euro sınırlı hareket ederken borsa yüzde 0.27 artışla pozitif bölgede kaldı. Göstergeler paranın yeniden hisse senetlerine yöneldiğini söylüyor. Bu da yatırımcının "durağan kazançtan dinamik kazanca" geçme sinyali olarak okunmalı.

Küresel tablo da bu eğilimi destekliyor. ABD'de tahvil faizleri zirveye yakın seyrederken, Asya borsalarındaki çift haneli yıllık getiriler yatırımcılara "risk almanın zamanı" mesajı veriyor. Faizlerde yeni bir artış beklentisinin kalmaması, sabit getirili yatırımın sınırına gelindiği anlamına geliyor. Faiz doygunluğu, genellikle piyasada yön değişiminin eşiğini oluşturur. Getirinin artmadığı, ama enflasyonun da düşmediği bir dönemde yatırımcı, sermayesini korurken değer yaratma yollarını arar. Bu nedenle önümüzdeki dönemde hisse senetleri, yatırım fonları yeniden yatırımcının ilgi alanları arasında yer alacak.

Geri alımlar sürüyor

Bu hafta borsada şirketlerin hisse geri alımları sürdü. Özellikle perakende, enerji ve inşaat sektörlerinden gelen işlemler dikkat çekti. BİM (BIMAS) 50 bin adet hisseyi 27 milyon TL tutarla geri alarak haftanın en yüksek hacimli işlemini yaptı. Kıraç Galvaniz (TCKRC) 130 bin adet hisse alımıyla 6.1 milyon TL, Enerya Enerji (ENERY) ise 550 bin adet alımla 5.3 milyon TL tutarında işlem gerçekleştirdi. Gayrimenkul tarafında Akfen GMYO (AKFGY) 1.8 milyon adet hisseyi 4.6 milyon TL bedelle geri alırken, Net Holding (NTHOL) 50 bin adet hisseyi 2.3 milyon TL'ye aldı.

Öne çıkan 5 kritik detay

1- Faiz kazancı koruma sağlıyor ama büyüme fırsatı sunmuyor.

2- Borsa, altın ve döviz arasında yeni denge arayışı başladı.

3- Küresel piyasalarda risk iştahı artarken, TL varlıklar dipten toparlanma sinyali veriyor.

4- Sabit getiri doygunluğu, portföylerde çeşitliliği zorunlu kılıyor.

5- Yatırımcı artık "faizle yetinmek" yerine "fırsat kovalamak" istiyor.

Anlaşmalar arttı yatırımlar geliyor

Bu hafta borsa şirketlerinden art arda dikkat çekici açıklamalar geldi. Enerji, savunma, finans ve inşaat gibi farklı sektörlerde yeni sözleşmeler, kredi anlaşmaları ve kapasite artırımı adımları öne çıktı.

Bazı şirketler yıl sonu hedeflerini yukarı revize ederken, bazıları da yurt dışı pazarlarda yeni iş bağlantılarıyla büyüme sinyali verdi.

* Enerjisa Enerji, yıl sonu net kâr tahminini 5–6 milyar TL'den 7.5 milyar TL'ye çıkardı.

* SDT Uzay, 2025–2028 yıllarını kapsayan toplam 2.6 milyon dolarlık yeni iş aldı.