Ne yaptın İsmail Hocam!

FENERBAHÇELI futbolcuların formalarından adeta 100 yıllık ter aktı. Bugüne kadar gördüğümüz hiçbir gerçeğe benzemiyordu Fenerbahçe! Sahada adım atarken sanki havada yürüyor gibiydiler. Uçuyorlardı sahada! Ateşlere basarak koşan takım ruhuyla oynuyorlardı... Maçın seremonisinde Fenerbahçeli oyuncuların gözlerinden fışkıran alevleri gördük! Hepsi 'maç başlasa da futbol topunu kramponlarımızla ısırsak, Olympiakos'u paramparça etsek' der gibiydiler.

H H H
Maç başlar başlamaz, Fenerbahçeli futbolcular rakibi bozguna uğratacak etkili bindirmelerle rakip kaleye yüklendiler. Fenerbahçe'nin bu tahrip gücü yüksek futbolu, Ülker Stadı'nın tribünlerini tıklım tıklım dolduran sarı-lacivertli taraftarları da coşturdu! Tribünlerin sahaya verdiği müthiş enerjiyle şahlanan Fenerbahçe, aradığı golü İrfan Can Kahveci ile buldu. Muazzam bir gol attı İrfan! Bu golden sonra Olympiakos'un üzerine dalga dalga giden Fenerbahçe, normal sürede bir türlü ikinci golü atamadı. Hem de 90 dakika tek kale oynayıp, rakibini sahadan silmesine rağmen!

H H H
Çünkü Olympiakos, Fenerbahçe'nin muhteşem futboluna karşılık veremeyince kalesinin önüne adeta otobüsü çekti ve maçı uzatmalara götürdü! Bir tarafta muazzam bir futbol oynayan Fenerbahçe, diğer tarafta korkak ve ilkel bir futbol sergileyen Olympiakos! Yunanistan'daki ilk maçın yıldızlarından Livakovic dün de harika bir kalecilik performansı sergiledi. Fenerbahçe'de Djiku-Becao ikilisi, atom karınca gibi savaştı durdu! Biz izlerken yorulduk, onlar dimdik ayakta kaldı. Ama İsmail Kartal'ın gereksiz ve yanlış değişiklikleri, uzatmalarda Fenerbahçe'yi nasıl oyundan düşürdüğünü gördük! Fenerbahçe, uzatmaya giden maçta da aradığı golü bir türlü bulamayınca, penaltılara gidildi. Artık penaltı atışları yarı finalisti belirleyecekti Kadıköy'de! Kalpler güm güm atmaya başlamıştı! Penaltılarda Olympiakos kalecisi Tzolakis, inanılmazı başardı ve kurtardığı üç penaltı ile takımını yarı finale taşıdı!