Montella'nın santrforsuz (golcüsüz) sistemini doğru bulmadığımı her fırsatta dile getiriyorum. Ama hocamız inadından bir türlü vazgeçmiyor.
Oysa dünkü maçın hikayesi o kadar güzel yazılmaya başladı ki... Çekya, 20. dakikada 10 kişi kaldı. Hem de önemli oyuncularından biri (Barak) atıldı. Ama pozisyonları bulan 10 kişilik Çekya oldu. İlk yarıda Mert Günok kalesinde devleşti ve iki süper kurtarış yaptı.
H H H
Dünkü maçın ilk yarısında bir kişi eksik oynayan Çekya'nın kalesine top isabet ettiremedik. Bu inat neden hocam! Senin elinde Cenk Tosun gibi usta bir golcü varken...
Semih Kılıçsoy gibi geçen sezonun en büyük çıkış yapan bir forveti varken...
H H H
Futbol, forvet oyuncuları ile (golcülerle) anlamlı ve güzel. Öyle olmasaydı futbolda 'forvet, santrfor, golcü' gibi terimler olmazdı, futbol golcüsüz oynanırdı... Dünkü maçın ilk yarısına yazık ettin be hocam.
Maça bir golcü ile başlamış olsaydın ilk yarıda skoru alırdık hocam.
H H H
Montella'nın sarı kartı bulunan Salih'i kenara alarak, 2. yarıya Kaan Ayhan ile başlaması çok doğruydu.
Çünkü Çekya'lı futbolcular, Salih'in üzerine çok oynuyordu kırmızıyı görmesi için...
İkinci yarıda bambaşka bir Milli Takım izlemeye başladık, Yanardağ Ordusu gibi Çekya'nın üzerine gittik.
2. yarıya pozisyonlarla başladık;
Barış Alper'in vuruşunu, Kenan Yıldız'ın şutunu Stanek çeldi.
..Ve 51'de Hakan Çalhanoğlu ile golümüzü bulduk; öne geçtik. Tüm dünya bir anda KIRMIZI-BEYAZ oldu. Süpersin Hakan! İşte bu be!
Oh beee!
H H H
Portekiz maçından sonra 'Hakan neden bu kadar geride oynuyor!' dedik. Montella bizi dinlemiş olmalı.
Hakan önde oynadığı zaman gol de atar, takımı da yönetir... Dün yaptığı gibi hocam...
Barış Alper en uçtan sağ kenara geçince kendine geldi hocam! Her futbolcu yerinde oynamalı.