Ne oldu da oyumuzun rengi değişti

Ünlü Fransız Sosyolog Gustave Le Bone, "Elli seneden beri binlerce nutuk dinledim, onlardan pek azı benim fikrimi değiştirdi fakat hiç birisi oyumu değiştirmedi" der.

Dolayısıyla yazılan yazıların, yapılan haberlerin seçmen üzerindeki etkisi oldukça sınırlıdır.

Aksi olsaydı

2019 yerel seçimlerinin hemen ardından AK Partili İBB yönetiminin hizmete soktuğu metrobüsleri ve İETT otobüslerini sahiplenerek ıslak mendille silen İmamoğlu taraftarlarının

Yaşanan yüz binlerce arıza, yüzlerce yangın ve bir o kadar kaza ile ilgili haberlere bakıp, İmamoğlu'nun beceriksizliğini sorgulaması gerekirdi

Ya da seçim öncesi verdiği vaatleri yerine getirmek şöyle dursun, hiç utanmadan unuttuğunu söyleyen İmamoğlu'nun en azından kendi tabanından yoğun tepki alması beklenirdi.

Hakeza

Ortalığa saçılan kirli para görüntüleri ve Ekrem İmamoğlu'nun hülleli şekilde satın alıp, kamuoyundan gizlediği Boğaz'a nazır milyon dolarlık tripleks villalar ile ilgili yazılıp çizilenler, vicdan sahibi her CHP'lide derin bir huzursuzluğa ve sorgulamaya yol açmalıydı.

Fakat bunca habere, belgeye, köşe yazısına ve sosyal medya paylaşımlarına rağmen CHP seçmeni oralı olmuyor.

Dün, toplu taşıma araçlarındaki aksaklıklar baş göstermeye başladığında, "Kucakta gitmeye razıyız. Yeter ki İmamoğlu gitmesin" dediklerini kendi kulağımla işittiğim CHP'liler

Şimdi de "yeter ki İmamoğlu gitmesin" diye İstanbul'un bütçesinin talan edilmesine

İçinde tüyü bitmemiş yetimin hakkı olan kamunun parasıyla CHP il binalarında kuleler dikilmesine

CHP milletvekillerine ait çakarlı araçlarla İBB iştirak şirketlerinden 6 ay boyunca milyonlarca liranın meçhule taşınmasına sessiz kalıyorlar.

14-28 Mayıs seçimlerinin ardından patlayan kirli pazarlıklar üzerine öfkelenip oy kullanmayacaklarını ilan edenler, şimdi sırf İstanbul elden gidecek endişesiyle tükürdüğünü yalıyorlar.

Yıllarca "kanaat önderi" bellediğimiz mütedeyyin ağabeylerimiz sırf patates soğan fiyatlarındaki artışı bahane ederek, emeklilere yapılan zamları yetersiz bularak Başkan Erdoğan'a ve yol arkadaşlarına isyan bayrağı açarken

CHP seçmeni, yaşanan tüm hırsızlık, yolsuzluk ve ahlaksızlıklara, verilen sözlerin tutulmamasına rağmen inadına partisinin safında, adayının yanında duruyor.

CHP'nin adayı olduktan sonra tuvalet terliğine, bidon kapağına ve kuru bir odun parçasına bile oy vereceklerini ilan etmekte sakınca görmüyorlar.

Hani biz mütedeyyinler "dava adamı" idik

Hatırlayın

Kendilerine "Beyaz Türk" diyen ve "üstün millet" olduklarını ileri süren CHP'nin elitistleri, Maltepe'de ve Şişli Belediyesi'nde yaşanan grev nedeniyle iş bırakan işçiler yerine, kendi seçtikleri başkanlara sahip çıkmak için sokak sokak gezerek çöp toplamadılar mı

Bozuların İETT otobüslerini hep birlikte iteklemediler mi

CHP'li seçmenin sadakatine bakar mısınız

Bırakın belediyeleri talan eden kendi başkanlarına sahip çıkmayı

Depremzedelere hayâsızca dalga geçtikleri için tutuklanan trollere bile sahip çıkarak,

"Ya hepimizi tutuklayın ya da tutukladığınız gençleri serbest bırakın"