"Köylü kızı Zeynep" ve sonu gelmeyen yalanlar!

ZEKERİYA SAY

Yalan söylemeyi hayatlarının bir parçası haline getirdiler…

Siyaset üretmek için harcamaları gereken enerjiyi yalan üretmek için harcıyorlar.

Kürsüye çıkardıkları, mikrofon uzattıkları, ekrana taşıdıkları hep kendi adamları çıkıyor.

"Millet aç, aç" diyerek duygu sömürüsü yapan da "Torunlarıma süt alamıyorum" diyerek duyar kasan da "Köyüm masalsıydı" sözleriyle masum bir köylüyü canlandıran da kendi trolleri çıkıyor…

Her seferinde aynı "senaristin" elinden çıktığı anlaşılan ucuz mizansenlerinde oynatacak gerçek bir "oyuncu" bile bulamıyorlar.

O kadar çok örneği var ki!..

Hatırlayınız…

Kendisini 'müftü karısı' olarak tanıtan Gül Taşlı Cenal vardı. CHP'li Burhaniye eski ilçe başkanının karısı çıkmıştı.

CHP'li Veli Ağbaba'nın kürsüye çıkardığı ve "Torunlarıma süt alamıyorum" diyerek duyar kasan Yıldız Bacıoğlu adlı CHP'li trolün ise viskicinin teki olduğu anlaşılmıştı. Üstelik o kadının hiçbir torunu da yoktu.

Bir sokak röportajında, "Bir önceki seçimde Binali Yıldırım'a oy vermiştim bu seçimde Ekrem İmamoğlu'na vereceğim" diyen kişinin de CHP Kartal Meclis Üyesi Umut Daştan olduğu anlaşılmıştı.

İBB, CHP'ye geçtikten sonra gıda yardımı alan ve "İlk defa kendimi bu ülkenin vatandaşı gibi hissettim" diyerek duyar kasan Ali Genlik'in, gerçekte ultra lüks bir hayat sürdüğü ifşa olmuştu.

Yine başka bir sokak röportajında, sıradan bir vatandaş gibi davranarak İmamoğlu'na övgüler dizen başörtülü kadının, CHP'li Esenyurt Belediyesi Meclis Üyesi Emine Polat olduğu ortaya çıkmıştı.

Önüne gelene küfreden CHP'nin ağzı bozuklarından Tuncay Özkan'ın "Anadolu köylüsü" dediği kadın ise gerçekte CHP Parti Meclisi Üyesi ve İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Hüsniye Kaya olduğu saptanmıştı.

Hakeza…

Devrik lider Kemal Kılıçdaroğlu'nun Keçiören'de, 'elektrik kesintisi mağduru' diye ziyaret ettiği Güllü Demir'in elektriğinin kesik olmadığı, ziyaret boyunca elektrik şalterini bilerek indirdiği belgelenmişti.

Yine Kılıçdaroğlu'nun görüntülerini servis ettiği ve "çöplerin içerisinden ekmek toplayan çarşaflı kadın"ın, insanların duygularını istismar ederek para toplayan bir dilenci olduğu anlaşılmıştı.

İBB'deki ilk iş gününde, yemekhane yerine İBB Özel Kalem'e ait çay ocağına giderek "antrikot-musakka" mizansenine imza atan kişi de Ekrem İmamoğlu'nun Beylikdüzü Belediyesi Özel Kalem Müdürlüğü'nde görevli çaycısı Coşkun Dilli çıkmıştı.

CHP'nin Yozgat mitinginde 'Cumhuriyeti kurtarmaya geldik. İnanın evde ekmek yok' sözleriyle gündem olan kişi, traktör ve tarla zengini Yozgat Esenli Sulama Birliği eski Başkanı CHP'li Ersoy Ersoy çıkmıştı.

İBB yönetimi de tuttuğu oyuncularla Halk Ekmek kuyruğu oluşturup, "Biz çözdük" diye reklam filmi çekmişti.

CHP eski Milletvekili Mustafa Balbay ile Neşe bacı skecini saymıyorum bile…

Atalarımız, rezil olmaktan yüzleri kızarmayan pişkinler için "Arsıza söz işlemez. Yüzsüze tükürük yetmez" demiş..

Yalanı, kendi hayatının bir parçası haline getiren CHP'nin trolleri de yüzlerine tükürseniz "Ya Rabbi şükür" dedikleri için ucuz mizansenlerle halkı aldatmayı alışkanlık haline getirmiş durumlar…

Profesyonel olarak sahneleseler köşeyi dönecekleri "oyunculuk" yeteneklerini halkı kandırmak için kullanıyorlar.

Son olarak, sözde Aydın Çine'ye bağlı uzak bir dağ köyünden zeytinlikleri korumak için geldiği TBMM kapısında;