Zihnî işgal meyvesini verdi: Sosyolojik ve kültürel yıkım kontrolden çıktı!

15 Temmuz darbe girişimi, Türkiye'nin içindeki şebekelerin dışarıdaki şer güçler tarafından gözümüzün içine baka baka kullanılmasıyla gerçekleştirilen bir girişimdi!FETÖ, sadece devleti ele geçirmeye çalışan bir ihanet şebekesi değildi. Meseleye "paralel devlet" kavramlaştırmasıyla yaklaşanlar, meselenin gerçek boyutlarını ve sonuçlarını okumayadılar! Okuyamazlardı; çünkü belli bir entelektüel birikim, çap gerektiren bir şeydi bu. İlaveten de bütün mazlumları ayağa kaldıracak bir tarihî misyonu adım adım, aşama aşama hayata ve harekete geçirecek medeniyet çapında büyük iddiaların, rüyaların adamı olmak şarttı.KEMALİST DERİN DEVLETLE KURULAN İTTİFAK! Paralel devlet tehlikesinden ziyade FETÖ'de somutlaşan, İslâm'ın dönüştürülmesi projesiydi bu: Bir grubun istihbarat örgütleri ve şer güçler tarafından iktidar güç vaadiyle ayartılması ve kullanılması projesiydi bu. Sadece FETÖ değil, bazı diğer küresel güçler tarafından icat edilen ve kullanılan diğer örgütlerle İslâm'ın dönüştürülmesi ve tarihî bir yürüyüşe soyunmasının önünün kesilmesi projesiydi bu: Bu projenin adı İslâm'ın protestanlaştırılması'ydı.FETÖ sorunu, paralel devlet sorunundan daha ürpertici bir sorundu: "Paralel din" sorunuydu. Türkiye'de her fırsatta İslâm'da reform yapılması gerektiğini söyleyen sarsak ve sığ seküler entelijansiyanın kaba saba bir şekilde söylediği şeyi FETÖ hayata geçirecek bir örgüt olarak kurulmuştu. Bu seküler Kemalist entelijansiyanın ne kadar sığ, ne kadar çapsız olduğunu FETÖ'yü anlamamasından da anlayabilmek mümkün: FETÖ, paralel din projesiyle, dini hayattan uzaklaştırmak demek olan İslâm'ın protestanlaştırılması projesinin bayraktarlığını yapıyordu.İslâm'ın protestanlaştırılması, Ilımlı İslâm projesiydi aynı zamanda. Ve İslâm'ı hayattan uzaklaştırmayı, sekülerleştirmeyi, ruhunu yok ederek bireysel bir inanç meselesine dönüştürmeyi hedefleyen bir proje. Kemalist laik entelşjansiyanın çapsızlığını buradan anlayabilirsiniz: Tam onların istedikleri şeydi bu FETÖ projesi. Derin devlet, o yüzden FETÖ'yle birlikte hareket etti. FETÖ'nün önünü açtı alabildiğine: Akparti ile FETÖ arasında (FETÖ'nün gerçek yüzü ortaya çıkmadan önce bu örgüt arasında) kurulan ittifak, Akparti ile kurulan bir ittifak değildi. Derin Kemalist sistemle kurulan ittifaktı. Akparti de Kemalist sistemle ittifak yapmıştı, FETÖ de.Ortada bir Akparti-FETÖ ittifakından ziyade, FETÖ'nün de, Akparti'nin de benim Kemalist sistem dediğim derin devletle kurdukları ittifak vardı. KEMALİZM GÜLENİZM'E CAN VERDİ, GÜLENİZM DE 15 DARBE GİRİŞİMİYLE KEMALİZM'E KAN VERDİ Arada çok önemli bir fark vardı henüz görülemeyen: Kemalist derin devlet, 1960'lı yıllardan itibaren FETÖ'nün önünü açmış, FETÖ'ye can vermiş, FETÖ'nün protestanize edilmiş İslâm anlayışını topluma yayması kararlaştırılmıştı.O yüzden başından itibaren Kemalizm Gülenizme can verdi, 15 Temmuz'dan sonra da Gülenizm Kemalizm'e kan verdi: Bütün İslâmî cemaatlerin hedef tahtasına yatırılmasının önünü açtı.O yüzden Tayyip Bey'in, daha işin başında FETÖ elebaşısı ile yaptığı görüşmeden sonra asansörde yanındaki arkadaşlarına "önce bunları temizlememiz lazım" dediği rivayet edilir; bu artık bilinen bir şeydir.FETÖ ile Akparti ittifakı derin devlet tarafından dayatılan bir ittifaktı, diyorum.Akparti'nin derin devletle ittifakı ise, mecburen yapmak zorunda olduğunu düşünüyırdu Akparti bu ittifakı. Yoksa ülke yönetimini İslâmî kesimlere vermeyeceklerdi; Erbakan Hoca'ya bir yıl bile tahammül edemedi sistemin ağababaları! 28 Şubat darbesiyle adım adım uzaklaştırdılar hükümetten!Şunu demek istiyorum: Derin devlet, FETÖ ile birlikte çalışıyordu zaten; elbette ki gizli örtük bir şekilde. O yüzden önünü alabildiğine açtılar FETÖ'nün. O yüzden Akparti'yi FETÖ ile örtük ittifaka zorladılar.Burada Akparti'nin yanlışlarını örtbas ettiğim vehmedilebilir! Benim işim değil bu. Akparti,