Rüya gibi bir kamptı
Türkiye'nin sorunu, çok büyük bir sorun, bir millî güvenlik meselesine dönüşecek kadar büyüdü eğitimin sorunları.TÜRKİYE'NİN VAROLUŞ SORUNUTürkiye'nin sorunu eğitim sorunu değil. Türkiye'nin sorunu varoluş sorunu.Türkiye'nin kim'liği, ne'liği, nereden gelip nereye gittiği ya da sürüklendiği meselesi.Türkiye, ne olduğunu bilmeyen tek ülkesi dünyanın. Ne olduğunu ve başına ne geldiğini bilmeyen tek ülkesi. İnanılır gibi değil ama gerçek bu.Üstelik de bin yıl dünyanın kaderini, gidişâtını belirlemiş bir ülkede böyle bir "kimlik" "varoluş sorununun yaşanması bütün sosyal bilimcileri, tarih felsefecilerini hayrete düşürecek, çözülmesi güç bir sorunun, kangrene dönüşen bir çıkmaz sokağın varlığına işaret eder.Türkiye'nin varoluş sorunu dediğim sorunun temelinde Türkiye'nin yok oluşu, tarihten sürülüşü, tarihi yapan, önüne katıp sürükleyen bir aktörden çıkışı, başkalarının yaptığı tarihin önünde sürüklenen bir figürana dönüşü ürpertici gerçeği gizli.Bin yıl dünya tarihini yapan bir toplum adım adım yok oluyor, yok oluşun eşiğine sürükleniyorGenç kuşaklarını kaybediyor. Toplum sosyolojik olarak kabuk değiştiriyor. Kültürel olarak da çok büyük dejenerasyon, bir çürüme, çözülme yaşıyorAydınları, ülkesinden, inançlarından, değerlerinden, insanından uzaklaşıyor, hatta giderek iğrenir hâle geliyor Bir toplumun zihnen, epistemik olarak köleleşmesine, mankurtlaşmasına, sosyo-kültürel olarak dejenere olarak çürümesine ve yok olmasına tanık oluyor.Herhangi bir toplumun değil, tarih yapan bir toplumun eğitim'de, kültür'de, fikir'de, sanat'da, hayatın her alanında köklerine dönerek, asliyetine kavuşarak devrim niteliğinde büyük atılımlar yapmadığı zaman, yok olmaktan kurtulamayacağı bir felâketten söz ediyoruz. Durum vahim ama çözümsüz değil.Teslim bayrağı çekmek yok. Dünya bize gebe, biz hakikate. Bunun bilinciyle uykuyu haram ederek ülkemizi yok oluşun eşiğinden kurtaracak, yeniden ayağa kaldıracak uzun soluklu bir medeniyet tasavvuru yolculuğuna çıkmış durumdayız Medeniyet Tasavvuru Okulu (MTO) ileMTO, ülkemizin makus talihini yenmesini sağlayacak, fikir ve oluş çilesiyle inşa edilen bir medeniyet fikrinden yola çıkarak önümüzü açacak, 10 yılda 100 yılın tohumlarını ekecek, hem dünyayı hem de İslâm'ı çok iyi tanıyan, dünyaya her alanda söyleyeceği sözü olacak inanmış ve adanmış bir öncü kuşak yetiştiriyorMTO RUHU VE UMUT KIVILCIMI...Bu yıl beş yaşıma giren MTO çalışmamız sadece ülkemizde büyük bir karşılık bulmakla kalmadı, küre ölçeğinde yankılandı ve çığ gibi büyüdü... MTO'nun 60 küsûr ülkede 81 vilayetimizde 52 bin talebesi var. Ülkemizin önünü açacak her akanda öncü olacak en parlak isimler MTO'dan çıkacak. Ekimden itibaren 60 bini bulacak inşallah. Sayı arttıkça kalite düşer normalde. Ama MTO'da sayı arttıkça kalite de artıyor!Neden peki Açıklamaya çalışayım: Hazırladığım 100 Kitap Listesi'nden okunacak kitapları 4, 5 ay öncesinden duyuruyoruz. Bir okul düşünün..."Diploma çöpe!" diyor.Bütün dersler, elde defter kalem pür dikkat izleniyor.Ders olmadığı zamanlar talebe nasıl üzülüyor öyle, görmeniz gerek!Bir okul...Talebenin bütün sorunlarıyla ilgileniyor.Benzersiz bir kardeşlik ruhu tesis ediyor.Herkesi birbirine bağlıyor, tanıştırıyor, kardeş kılıyor, ruh üretiyor, dertlerine ortak ediyor, güzel bir yardımlaşma, dayanışma, paylaşma ve kardeşlik modeli geliştiriyor. Umut kıvılcımı oluyor. MTO ruhu diye bir şey icat ediliyor.Evet bir okul düşünün... Okula girme şartı, Necip Fazıl, Sezai Karakoç, Bediüzzaman, Cemil Meriç, İsmet Özel, Rasim Özdenören, Cahit Zarifoğlu, Tanpınar, Garaudy, Aliya, Mustafa Kutlu kitapları okumak!Daha ne olsun!Böyle olunca da, talebelerin dil zevki, Müslümanca düşünme melekeleri, hâdiselere medeniyet perspektifiyle bakma biçimleri kısa