İnanıyorum ki 'Dava'nın mesajı alınmıştır

Yıllardır AKP'nin ileri sürdüğü bir 'Dava' var ya, o davanın ne olduğu…

Neyin davası olduğu gerçekten anlaşılmış değil.

En azından ben anlamış değilim.

*

Bir Avukat, ne yapmış

Ofisini bir güzel şık ve oldukça gösterişi çağrıştıran, altın varaklı mobilyalar kullanmış ve çalışma masasının arkasına da AKP Genel Başkanı ve Partili Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın çerçeveli fotoğrafını koymuş.

Hepsi bu işte!

Ne var bunda

Adamın işi gücü iyi ise, parası varsa Erdoğan'ı da seviyorsa, niye yapmasın ki

Bu şekilde yapmak niye davaya ihanet olsun

*

Geçenlerde AKP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Beyefendi, şimdi de Sayın Erdoğan'ın başdanışmanı olan Beyefendi, o Avukatın paylaştığı fotoğraf yüzünden küplere binmişler.

*

Oysa o fotoğrafı paylaşan Avukat, bir anlamda 'İtibardan ödün vermeyen anlayışı' ve içinde de "Ben bunların hepsine de sahibim" dercesine, kendisinin itibarlı fotoğrafını paylaşmış.

Belki de millet o fotoğrafın farkında bile olmadı.

*

Bir taraftan AKP'nin Genel Sekreteri…

Üç-beş gün sonra da Cumhurbaşkanı başdanışmanı, o fotoğrafı 'Davaya ihanet' fotoğrafı olarak değerlendirip, önemli bir ihaneti(!) ortaya çıkartmışlar!

*

Oysa kanımca es geçilecek…

Dikkate bile alınmayacak…

Üzerinde hiç durulmayacak bir paylaşım, o fotoğraflı paylaşım.

*

Ha! O Başdanışman Beyefendi'nin serzenişlerinden de anlıyorum ki onların davası, 'Milleti refah ve huzura kavuşturma davası' değil.

Çünkü mevcut iktidar, milletin yaşam standardını yukarı seviyelere çıkartmayı bir tarafa bırakalım, var olanları da tükettiler.

*

Eğer AKP'nin davası millet davası ise milletin içinde bulunduğu sonuca bakarak söylüyorum:

"O dava, bu dava değil."

Hatta ortada dava konusu diye bir konu yok.

*

Bunda bir yanlışlık var.

Milletin derdiyle…

İşçinin…

Memurun…

Emeklinin…

Dul, yetim ve dar gelirlilerin…

Üniversite öğrencilerinin dertleriyle hemhal olsalardı, onları sokaklara düşürüp sokaklarda…