İmamoğlu yılmadı 3. kez kazandı!

Bu seçimlerde; devletin adayı, devlet gücünü arkasına alırken, İmamoğlu dünlerde yaptıklarını, milletin kendisine olan samimiyetini ve inanmışlığını arkasına alarak, İstanbul'da önemli bir yarışa başladı.

Devlet destekli aday, devlet olanaklarını kullanırken, millet destekli aday kendi olanaklarıyla kendinde var olanı

Yüreğini

Çabasını

Samimiyetini

Milletine olan sevdasını ve son beş yılda yaptıklarını ortaya koydu.

Sonunda ipi göğüsleyen İmamoğlu'na, millet üçüncü kez İstanbul Şehremini olma yetkisini verdi.

Şimdi her türlü olanağa sahip olanlar seçim kazanamama telaşından kurtulup, bu seçimin 'Nasıl kaybedildiği' ile ilgili değerlendirmesini yapacaklar.

Seçimin değerlendirmesi çok basit.

Cumhurbaşkanı canhıraş bir şekilde Kurum'a destek çıktı...

Yetmedi bakanlarını seferber etti.

Ama yine de yetmedi.

Yetmezdi de!

Neden

Çünkü seçim nereden bakılırsa bakılsın Cumhurbaşkanı ve bakanların müdahil olmalarıyla 'Adil, eşit ve demokratik' olma dengesini kaybetti.

İşin püf noktası da burasıydı.

Gördüğüm kadarıyla, Sayın Cumhurbaşkanı AKP Genel Başkanı sıfatıyla seçime dâhil olması belki su götürürdü de bakanların dâhil olması olacak şey değildi.

Bu yanlışlığı millet gördü ve bozulan dengeyi düzeltti.

Bu kadar basit.

Böyle yaparak, Cumhurbaşkanı ve bakanlar bir oldular kendi ayaklarına kurşun sıktılar.

Türk milleti, duygusal ağırlıklı bir millettir ve her zaman:

Mazlumdan

Yalnız bırakılandan

Haksız yere hor görülen ve sürekli yıpratılandan yana olmuştur.