Sayın Bahçeli'nin "Terörist başı gelsin DEM Parti gurubunda konuşsun. Umut hakkından yararlansın" demesi sonrasında Türkiye'de her şey değişiverdi.
*
İktidarın, DEM'le 'Terörsüz Türkiye' anlaşmalarının (Her ne kadar anlaşma yok denilse de buna hiç kimsenin inanıyor olduğunu sanmazken) ne olduğunun açıklanmaması…
Sayın Bahçeli tarafından, terörist başıyla ilgili söylenen sözler ortada iken, bir sabah ansızın böylesi ifadelerin kullanılması neyin sonucuydu -kendilerinden başka- bilen yok.
*
Doğrusu, iktidarın büyük ortağı bir anda barış güvercini olma görevini üstleniverdi.
Yanlış mı oldu
Doğrusunu isterseniz kuşkusuz barış olmalı.
Ancak nasıl olacağı da bu millete anlatılmalı.
Anlatılıyor mu
Hak getire…
Bir taraf iktidarın kendilerine ne tür sözler verdiğine dair -ima yoluyla da olsa-seçmeniyle paylaşırken, iktidar hâlâ 'Hiçbir taviz ya da anlaşma, bir söz verme yoktur.' diyor.
Eş başkanlar ise öyle demiyor.
Söylemlerini sertleştiriyor iktidara yönelik emir kipi kullanabiliyorlar.
*
Bir zamanlar fiilen silahlı terör örgütünü yöneten Öcalan ve onun örgütü, hiçbir ayrım yapmaksızın:
Devletin memurlarını…
Öğretmenlerimizi…
Sivilleri…
Çoluk çocuk, bebek demeden bu ülkenin her kesim insanına kastetmiştir…
Ülke ekonomisine yıllarca zarar verdirmiştir.
*
Dünden bugüne böyle bir bilanço ile gelinirken şimdi de DEM Eş Başkanı Bakırhan; böyle bir örgütün hapisteki başı ile ilgili büyük bir cüretle:
"Öcalan'ı 12 metrekarelik bir hücreye hapsedemezsiniz. Kendi halkıyla buluşması gerekiyor." diyebiliyor.
"(…) Öcalan barış çağrısında bulundu. Öcalan'ın görüşleri birleştirici bir hayat modeli öngörüyor" diyor.
Birleştirici bir hayat modeli öngörüyormuş!
Allah!.. Allah!
İnanılır gibi değil!
*
Tam da burada Zafer Partisi Sözcüsü Azmi Karamahmutoğlu 'X' hesabından, Bakırhan'ın bu sözlerine atfen:
"DEM Lideri Tuncay Bakırhan diyor ki: 'Öcalan'ı bu saatten sonra 12 metrekarelik bir hücreye hapsedemezsiniz!'
(Sanırım tam da burada Demirhan İktidara 'meydan okuyor).
Ve Karamollaoğlu paylaşımına devam ediyor.