Ben demiyorum anketler diyor

Güçlü, gücünü -gücün verdiği yetkiyle- güçsüzün üzerinde denemeye çalışıyor.

Güçsüz de -bütün güç ve yetkiyi elinde bulunduran- iktidara karşı gelemeyeceği için…

Gelse bile coplanacağı için…

Gazlanacağı için…

Dikkate alınmayacağı için içten içe ne yapacağını…

Nasıl yapacağını…

Niye yapacağını bilemezken, umudunu sandığa saklıyor görünüyor.

Emekli, kendi dünyasında unutulmuşluğunu yaşarken…

Atanamayan öğretmenler, yıkılan hayallerinin üzerine fırtınaya dönüşen suskunluklarını haykırırlarken, onlar da neyi nasıl yapacaklarını sandıkta ortaya koyacaklarmış gibi görünüyor.

Görünen köy her ne kadar kılavuz istese de AKP iktidarının yönettiği Türkiye, artık AKP'den umudu kesmiş görünüyor.

Bu çok net bir gerçek.

Artık AKP, kendi itibarı için ödün vermezken, yönettiği insanını da ikna etmekte sahiden zorlanır halde.

İktidar, epey zamandır ciddi anlamda güç kaybını sürdürüyor.

Muhalefet ise bütün bileşenleriyle birlikte var güçleriyle seslerini duyurmaya çalışıyorlar.

Vatandaşla buluşuyorlar…

Yarının Türkiye'sini anlatıyorlar…

Bugünün iktidarının ülkeye hiçbir şekilde umut vaat edemeyeceğini…

Etse bile yerine getiremeyeceğini dillendiriyorlar.

Anlamadığım şey şu:

Nasıl oluyor da memleket bu kadar büyük bir çıkmazın içindeyken İktidar, her şeyin dünden daha iyi olduğunu söyleyebiliyor, aklım almıyor.

Üzgünüm, ama ben ikna olmak istiyorum, olamıyorum!

En ucuz meyvenin kilosunun 50 liranın üstünde olduğu bir tarım ülkesinde -ki onu da bitirdiler- insanlar meyve yemeğe hasret bırakılıyor.

Asgari ücretli, neredeyse barınmak için kendine ev bulamayacak!

Ve ekranlardan 'Müreffeh, güçlü ve yarınlara umutla bakan bir Türkiye' imajı çiziliyor olsa da -hani keşke öyle olsa ya- o bile ikna edici değil.

Aylardır yapılan anketlerde CHP, AKP'nin önündeyken, en son yapılan bir ankette, CHP ile AKP arasındaki puan farkının 6.1 olarak CHP'nin lehine olduğunu gösteriyor.