Değişik zamanlarda, 'değişen' AK Parti

İlk defa tartışmıyoruz.

7 Haziran 2015 seçimlerini hatırlayın.

AK Parti, dönemin talihlisi Başbakan Ahmet Davutoğlu liderliğinde girdiği ilk seçimde fena tökezlemiş, yine bir ilk olarak, tek başına iktidar olacak oy oranına ulaşamamıştı.

İktidar partisinde hemen seçim gecesinden 'değişim' tartışmaları başladı.

O zaman parlamenter sistemle yönetiliyorduk tabii.

CHP yine o dönemin DEM'i HDP ile birlikteydi Hatta"Birlikte iyi salladık"diye böbürleniyorlardı.

PKK azdı, HDP özerklik ilanlarına kalkıştı, 1 Kasım 2015'te yenilenen seçimler, AK Parti'nin yine yüzde 50'lik zaferiyle sonuçlandı.

Benzer tartışma, az farkla"Evet"çıkan 2017 referandumundan, akabinde 2019 mahallî seçimlerinin ardından da yaşandı.

-Ki, bu tarihlerde ekonomimiz bugünkü gibi yüksek enflasyonla ve faizle boğuşmuyordu.

Konut, otomobil almak kolay, kira ve market fiyatları makul rakamlardaydı.

Buna karşılık PKK tehdidi sınırlarımızın içerisinde bugünkü kadar etkisizleştirilmemiş, FETÖ ile mücadele gündemimizdedaha çokağırlığını koruyordu.

Yani

Ortada ekonomiyle ilgili ciddi bir rahatsızlık yokken, buna karşılık'güvenlikle'ilgili tehditler bugüne göre daha yüksekken

Ve böyle bir ortamda, CHP hem FETÖ ile hem de PKK terör örgütünün partisi ile aleni iş birliği yaparken, seçmen sandıkta neden iktidara beklentiler yönünde'olması gereken'desteği vermiyordu

O günün 'değişim' tartışmaları da bu sorularla alevleniyordu.

Gelelim bugüne

Elbette bir seçimi etkileyen pek çok sebep vardır

AK Parti'ninMayıs 2023 Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerindeelde ettiği zaferin de

31 Mart 2024 mahallî seçimlerindeuğradığı hezimetin de epey başlığı bulunuyor.

İktidara yakın seçmenin daha çoksandığa gitmeyerekmesaj verdiği 31 Mart sonuçlarında; ekonominin, düşük emekli zamlarının etkisi tartışılmaz AK Parti de haftalardır bunu ve öteki başlıkları masaya yatırıyor.

Bu esnada, partide ve hükûmette 'değişim' talepleri de enine boyuna tartışılıyor.

Bazen bu tartışma öyle noktaya taşınıyor ki, ekonomik göstergelerin de önündeymiş gibi bir algı oluşuyor.

Buna katılmamakla birlikte, ekonomiden sonra gelen ikinci başlık olduğu konusunda hemfikirim.

Şimdi merakla beklenen, AK Parti'nin bu değişimi yapıp yapamayacağı yahut yapacaksa ne oranda sınırlı tutacağı

Dedik ya, AK Parti özelinde bunu ilk defa tartışmıyoruz.

Geçmişte ne oranda yapıldığına baktığımızda, bugün aynı soruyu tekrar soruyor olmamız, cevap olabilir mi

Bunun cevabını vermek için henüz erken

Lakin yıllardır aklım yettiğince dile getirdiklerimi, bugün üzerine yeni bir şey eklemeden, eski bir yazımla tekrarlayayım.

Buyurun; 2017 yılında bu köşede yayınlanan makaleden bazı kesitler...

DAVA ADAMLARI ŞİMDİ BELLİ OLACAK

10 Ağustos 2017

Büyük liderler, yalnızdır

Çetin imtihanları bu olsa gerek

Ya da onları'gerçek' lideryapan, bu

Ama o liderlerin etrafındaki insanların da işi hiç kolay değildir hani

Sadece lidere değil, onagönül vermiş tabana karşı da sorumlulukbiner sırtlarına.

Yapacaklarıen küçük hata, kabahat; lideride bağlayacaktır Ne vebal

Hatırlar mısınız,"AK Parti'nin işi şimdi daha zor.

Artık iki sandık kurulacak.

Biri Cumhurbaşkanlığı, diğeri milletvekilliği için.

Vatandaş artık Reis'i iktidara taşımak için milletvekillerine'Aman zayıf düşmesin' diye belediye başkanına da oy vermek zorunda değil.