İmamoğlu Yasaklanırsa 'Gül' Formülü

İmamoğlu Yasaklanırsa 'Gül' Formülü

YÜCEL KAYA

CHP siyasetinde dengeler her an değişebiliyor. Bugün gündemde olan bir isim yarın sahneden çekilebiliyor, hiç beklenmedik figürler ise bir anda manşetlere çıkabiliyor.

CHP'yi Silivri'den talimatla yöneten İstanbul Büyükşehir eski Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında devam eden davalar da bu türden sürprizlerin fitilini ateşlemiş durumda.

İmamoğlu'nun siyasi yasaklı olma ihtimali, CHP'nin olası cumhurbaşkanı adayını yeniden tartışmaya açtı. Ve iddialara göre bu kez sahneye çıkan isim Abdullah Gül.

Bu çarpıcı iddiayı gündeme getiren kişi, kulislerdeki isabetli yorumlarıyla dikkat çeken Tamar Tanrıyar. Siber Haber TV'de yaptığı yayında Tanrıyar, İmamoğlu'nun siyasi yasak alması hâlinde ne Mansur Yavaş'ın ne de Özgür Özel'in adaylığının söz konusu olmayacağını öne sürdü. Ona göre İmamoğlu'nun aklında tek bir isim var: Eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül.

Gül'ün Uzun Süreli Gölgesi

Aslında Abdullah Gül'ün adı muhalefet kulislerinde yeni değil.

2018 seçimlerinde de "çatı aday" formülü çerçevesinde gündeme gelmiş, fakat CHP tabanı ve sol seçmenlerin sert tepkisiyle karşılaşmıştı.

2023 seçimlerine giderken Altılı Masa toplantılarında da aynı formül masaya yatırıldı. Fakat dönemin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu bu öneriyi kesin bir şekilde reddetmiş, böylece tartışma kapatılmıştı.

Tamar Tanrıyar'ın iddiasına göre, o günlerde Gül'ü aday göstermek isteyenlerin başında Ekrem İmamoğlu vardı. Bu isteğinin karşılık bulmaması ise İmamoğlu'nun siyasette kendi yolunu çizme kararlılığını pekiştirdi.

Muhalefetin İç Dengeleri

Bugün gelinen noktada tablo biraz daha karmaşık.

CHP lideri Özgür Özel, hiçbir zaman "ben aday olurum" demiyor. Hatta Tanrıyar'a göre bu, bizzat İmamoğlu ile yapılan bir tür siyasi anlaşmanın sonucu.

Mansur Yavaş ise başlangıçta kendisine ciddi bir şans tanımıştı. Anketlerde güçlü çıkması da bu beklentiyi artırdı. Ancak zamanla İmamoğlu'nun çizdiği çerçevenin dışına çıkamayacağını gördü ve geri planda kalmayı tercih etti.

Bu manzara, CHP içerisinde ipleri büyük ölçüde İmamoğlu'nun elinde tuttuğunun göstergesi. Eğer kendisi yarışa giremeyecek olursa, yerine aday göstereceği kişinin kim olacağı kritik önem taşıyor. İşte burada devreye 'Abdullah Gül' formülü giriyor.

Sağ–Sol Dengesi ve Strateji

"Peki, sol kimliğiyle bilinen Ekrem İmamoğlu neden sağcı kimliği ağır basan Abdullah Gül'ü tercih etsin" sorusu doğal olarak akıllara geliyor.

Tanrıyar'ın yorumuna göre bu artık bir ideoloji meselesi değil. Muhalefet açısından tek hedef var: Cumhurbaşkanı Erdoğan'a karşı en geniş tabanlı adayla seçime girmek. Bu noktada Abdullah Gül, hem muhafazakâr kesime hem de uluslararası çevrelere güven verebilecek bir isim olarak görülüyor.

Gül'ün siyaset sahnesine geri dönmesi, muhalefetin tabanında ciddi tartışmalara yol açabilir. Ancak stratejik açıdan bakıldığında, geniş ittifak arayışında hâlâ bir "yedek plan" olarak masada tutulduğu anlaşılıyor.