Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda...

Ebru Gündeş'in, Erdoğan ile bütünleşmiş meşhur şarkısı "Beraber yürüdük biz bu yollarda" Cumhurbaşkanı'nın Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ziyaretinde bir sürpriz jest olarak karşımıza çıktı.Emirliklerin ünlü şarkıcısı Hüseyin El Cesmi, beyaz bir piyanonun başına oturup "Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda"yı Erdoğan ve Türkiye için Türkçe söyledi.Etkileyici bir sesi olan El Cesmi, 1979 doğumlu, çok sayıda popüler şarkısı, ödülü var.Ama en ünlü şarkısı 2014'de söylediği Boshret Kheir. Yani "Hayır Müjdesi."Hüseyin El Cesmi, bu şarkıyı aslında yine BAE'nin bir devlet projesi için yapmıştı.Ve yine bir lider için.O lider 2013'de BAE'nin desteklediği bir darbeyle Mısır'da işbaşına gelen Sisi'ydi.2014'de düzenlediği düzmece seçimlerde, her diktatörün hayali olan seçimle işbaşına gelmiş gibi yapabilmek için Cumhurbaşkanlığı'na aday olan Sisi, halkın seçimlerde katılımını artırmak istiyordu ve bunun için BAE ona Hüseyin El Cesmi'nin şarkısını hediye etmişti.https:www.youtube.comwatchvQUBvVTNRp4QŞarkıya çekilen klipte ülkenin farklı bölgelerinden Mısırlılar halkı oy kullanmaya teşvik eden pankartlar taşıyorlardı.Şarkının sözleri ise şöyleydi:"Tüm dünya senin hakkında "balığını tuttu" diyecekKendine bu ülkeyi düzeltmek için söz verArtık çok sustunMısır senin suskunluğundan ne kazandıOnun için vereceğin oyu küçümsemeYarınları artık kendi şartlarınla yazacaksınBu bir hayır müjdesidir."Siyasi bir şarkı düğünlerde, eğlence mekanlarında hit haline gelse de, BAE'nin verdiği bu PR desteği halkın seçimlere katılımını artırmaya yetmedi.O sahte seçimde Mısırlıların ancak yüzde 47'si sandık başına gidip, yüzde 96,9'la Sisi'yi Cumhurbaşkanı 'seçtiler.'Hüseyin El Cismi'nin Emir'in emriyle Sisi'den sonra Erdoğan için söylediği şarkının da bir anda nefretten aşka dönen ikili ilişkilere katkı yaptığına kuşku yok.Aslında BAE ile Türkiye arasında ilişkiler esas olarak 2013 Mısır darbesiyle bozulmaya başlamıştı. Darbeyi ve Sisi'yi destekleyen Suudi Arabistan ve BAE ile Suriye'deki ittifak sona ermiş, MüslümanKardeşler karşıtlığını şiar edinen Körfez rejimleriyle Ortadoğu ve Kuzey Afrika'daki her çatışmada Türkiye karşı cephelerde yer almıştı.İlişkiler; 2017 Katar ablukası, yine 2017'de BAE Dışişleri Bakanı'nım Fahrettin Paşa'ya hırsız demesi, 2018 Kaşıkçı cinayeti, 2020'de BAE'nin İsrail'i tanıması ve Libya'da iki ülkenin karşı cephelerde yer alması ile karşılıklı düşmanlığa döndü.BAE; Türkiye'de PKK'yı, FETÖ'yü, muhalefet partilerini desteklemekle suçlandı hatta hızını alamayan bazı gazeteciler Türk hava sahasına giren BAE uçaklarının düşürülmesini bile önermişti.2016 yılında ise bunların hepsinden çok daha ağır, savaş nedeni olabilecek bir suçlama ortaya atılmıştı:"15 Temmuz darbe girişimin finansörü BAE."Bu iddia darbe girişiminden 14 gün sonra ilk olarak 29 Temmuz 2016 günü Londra merkezi Katar sermayeli Middle East Eye sitesinin genel yayın yönetmeni olan The Guardian'ın eski editörü tecrübeli gazeteci David Hearst tarafından yazıldı.Hearst'in "Türk istihbarat servisine yakın kaynaklara" dayandırdığı haberi şöyleydi:"Türk istihbaratına yakın kaynaklar Middle East Eye'e Birleşik Arap Emirlikleri hükümetinin başarısız darbe girişiminden önce Türkiye'deki darbecilerle işbirliği yaptığını ve bunun için de sürgündeki El Fetih lideri Muhammed Dahlan'ı arabulucu olarak kullandığını söyledi. Dahlan'ın darbe girişiminden önceki haftalarda Türkiye'deki darbecilere para aktardığı ve Türkiye'nin darbeden sorumlu tuttuğu din adamı Fethullah Gülen ile ABD merkezli Filistinli bir işadamı aracılığıyla iletişim kurduğu iddia ediliyor. Dahlan'a yakın olan bu işadamının kimliği Türk istihbarat servisi tarafından biliniyor."https:www.middleeasteye.netnewsexclusive-uae-funnelled-money-turkish-coup-plottersHaberde Türk istihbarat kaynaklarına dayandırılan temel iddia buydu. Habere göre BAE, darbenin başarısız olmasından sonra Dahlan'la arasına mesafe koymuş, Dahlan da BAE'den ayrılmak zorunda kalıp Mısır'a gitmişti. Ayrıca haberde BAE merkezli TV kanallarının darbe gecesi "Erdoğan'ın ülkeden kaçtığı" gibi darbeyi destekleyen yayınları de BAE'nin darbeye desteğine delil olarak hatırlatılıyordu.Fakat bu çok ciddi haber üzerine ne Türkiye ne de BAE hükümetinden bir açıklama geldi. Londra'daki bir haber sitesine konuşan Türk istihbarat yetkilisi, Türkiye medyasına bu ciddi iddiayla ilgili bilgi vermedi. Osman Kavala, Henri Barkey, Graham Fuller hakkında darbecilikten soruşturma açan Türk adaleti de Dahlan ve bu iddia hakkında bir soruşturma açmadı.Savaş sebebi olabilecek iddia bir krize dönmedi, elçiler çekilmedi.Ayrıca bir darbenin finansörü olmanın ne demek olduğu da pek tartışılmadı.Sonuçta Fethullah Gülen'in darbe yapmak için başkasının parasına ihtiyacı olmadığı herhalde açıktı.Zaten bu ciddi iddia bir süre sonra da unutuldu.Ta ki 2017 yazında Suudi Arabistan ve BAE'nin Katar'a ablukası başlayıncaya ve Türkiye Katar'ın yanında saf tutuncaya kadar.Krizin harareti içinde İstanbul'da bir iftar programında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Katar'a destek mesajları verirken konuyu Körfez ülkelerine getirdi ve şöyle dedi:"Darbe girişimi olduğu zaman Körfez'de kimlerin buna sevindiğini çok iyi biliyoruz. 'Birilerinin istihbarat örgütleri varsa bizim de var. Kimlerin o geceyi nasıl geçirdiğini çok iyi biliyoruz. Türkiye'de ne oldu, ne oluyor, bitti mi, gidiyor mu, darbe neticeye ulaştı mı, ulaşıyor mu Bunu takip edenleri çok iyi biliyoruz. Nasıl paralar harcandığını çok iyi biliyoruz."O günlerde Yeni Şafak'ta Mehmet Acet, altı ay önce Beyoğlu Belediyesi'nin kapalı bir toplantısında konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun da benzer şeyler söylediğini yazdı:'Türkiye'deki darbe kalkışmasına, hükümeti gayrı meşru yöntemlerle devirme çabalarına bir ülkenin 3 milyar dolar para desteğini sağladığını biliyoruz. Üstelik bu, Müslüman bir ülke."https:www.yenisafak.comyazarlarmehmet-acet15-temmuzu-fonlayan-korfez-ulkesi-2038429Çavuşoğlu, ülke ismi vermemişti ama Acet'in konuştuğu kaynaklar bunun BAE olduğunu söylemişti.Daha sonra iki ülke arasında yaşanan krizler sırasında bu iddia iktidara yakın medyada tekrarlandı ama bir daha hükümet çevrelerinden bu suçlamayı duymadık.Konu iki ülke ilişkilerinin Kaşıkçı cinayeti ve Libya yüzünden iyice gerildiği 2019'da iki vesileyle tekrar hatırlandı.Eylül 2019'da Muhammed Dahlan'ın 2016'daki haber için David Hearst aleyhine Londra mahkemelerinde açtığı iftira davasında bir gelişme yaşandı.2019'a kadar süren davada Hearst, haberlerinin arkasında olduğunu söyledi, mahkeme her iki taraftan iddialarını ispat için elektronik belge ve materyallerini talep etmeye hazırlanırken Dahlan 500 bin sterlinlik mahkeme masraflarını ödemeyi kabul ederek davasını geri çekti.https:www.middleeasteye.netnewsmohammed-dahlan-fatah-libel-david-hearst-middle-east-eyeHaber Türkiye'de Dahlan'ın korktuğu ve BAE'nin FETÖ'ye para verdiği iddiaların doğrulandığı şeklinde haber oldu.https:www.aksam.com.trguncelbaenin-kirli-masasi-dahlanin-15-temmuz-itirafihaber-1005674Dahlan ise yaptığı açıklamada artık bu haberle ilgili internette yayılan içerikleri Facebook ve Google'dan kaldırtmak için Dublin'de açtığı davaya odaklanacağını söyledi.https:twitter.commohammad_dahlanstatus1171051554054520833)Dahlan ile ilgili ikinci gelişme 2019'un sonunda yaşandı.Terör şüphesiyle arananlar listesini güncelleyen İçişleri Bakanlığı, Kırmızı Listesi'ne Muhammed Dahlan'ın da aralarında olduğu yeni isimleri eklediğini açıkladı.https:www.icisleri.gov.trbakanligimiz-tarafindan-teror-kapsaminda-arananlar-listesi-guncellendiDahlan hakkında uzun bir suçlama listesi açıklandı:"FETÖPDY Silahlı Terör Örgütü ile birlikte 15 Temmuz darbe girişimini gerçekleştirmek, anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs etmek, Devletin Güvenliğine İlişkin Gizli Kalması Gereken Bilgileri Casusluk Maksadıyla Açıklamak, Devletin Gizli Kalması Gereken Bilgilerini Siyasal veya Askeri Casusluk Amacıyla Temin Etmek, Devletin Güvenliğine ve Siyasal Yararlarına İlişkin Gizli Kalması Gereken Bilgileri Açıklama ve Uluslararası Casusluk Yapma suçlarından Adli Makamlarca arama ve yakalama kaydı bulunan Mohammed Dahlan; Terör Kapsamında Arananlar Listesi'ne KIRMIZI kategoriye eklendi. Dahlan'ın yakalanması durumunda 10 milyon TL'ye kadar ödül verilebilecek."Fakat, ortada hala Dahlan'ın 15 Temmuz darbesinin finansörü olduğuyla ilgili açılmış bir soruşturma ve dava görünmüyordu.Dahlan hakkında yürütülen ve basına yansıyan tek soruşturma bir casusluk iddiasıyla ilgili olarak 2019'da açılmıştı.BAE adına casusluk yaptıkları iddiasıyla 19 Nisan 2019 İstanbul'da gözaltına alınan Samir Semih Şaban ve Yusuf Hasan'ın, Muhammed Dahlan tarafından Türkiye'deki sivil toplum kuruluşları ve Türkiye'de yaşayan Filistinli kanaat önderleri hakkında bilgi toplamak için görevlendirildiklerinin, "gizli tanık" ifadeleriyle belirlenmesi üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın başlattığı soruşturma Dahlan'a da uzanmıştı.Ama suçlamanın esası yine darbe değildi, casusluktu.Başsavcılık 2020 Ağustos'unda Dahlan'ın yakalanması için kırmızı bülten talebinde bulundu.https:www.aa.com.trtrdunyabae-veliaht-prensinin-danismani-dahlan-hakkinda-kirmizi-bulten-talebi1947909Fakat Interpol bu başvuruyu da Türkiye'nin sayıları çok olan diğer pek çok kırmızı bülten başvurusu gibi reddetti.https:www.timeturk.cominterpol-dan-turkiye-ye-dahlan-reddihaber-1615098Muhammed