Mete Tunçay mı yanılmıştı

Geçenlerde hala anlamsız yere tutuklu olan Fatih Altaylı'nın boş koltuğuna Sunay Akın oturmuştu. Akın, genelde tarihsel olarak tartışmalı ama sempatik hikayeler anlatan bir çağdaş meddah.

O programda anlattığı bir hikaye ise viral oldu:

"Bu koltuğa oturunca aklıma bir hikaye geldi. Osmanlı sarayında Üçüncü Murat döneminde şair Nef'i. Çok sevilen bir şairdir Nef'i. Ama hicivleriye ünlüdür.

Nef'i yaşadığı dönemde saraydaki bütün olumsuzlukları, hataları, yolsuzlukları hicveden şiirler yazıyor. Nef'iye diyorlar ki, "Sakın yazma", padişah tarafında uyarılıyor. Ama Nef'i durur mu Dönemim veziri Hacı Bayram Paşa'yı eleştiren bir hiciv yazıyor. Ve Nef'i boğularak öldürülüyor.

Bizim resim sanatımızın çok ünlü ressamlarından biri Avni Lifij'dir. Avni Lifij işgal İstanbul'unda Galatasaray Lisesi'ndeki yaz sergisinde üç tablosunu sergiliyor. Bunlardan biri şair Nef'i. İşgal İstanbul'unda şair Nef'i anlatan bir tablo sergiliyor. O tablo Cumhuriyet döneminde kim tarafından alınıp, duvarına asılıyor biliyor musun Cumhurbaşkanlığı Köşkü'nde Mustafa Kemal Atatürk tarafından. Sarayın baskılarına, zulmüne karşı sesini yükselten, sus denilse de şiir yazan Nef'iyi yıllar sonra bir ressam tablosunda resmediyor ve o tablo Cumhuriyet ilan edilince Mustafa Kemal Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı'nın duvarına asılıyor. Uygarlık, bağımsızlıkü demokrasi hiçbir zaman geri gitmez."

Hikayede Nef'i bir muhalif şair olarak resmedildiği kısımları hızlıca geçelim.

Hüseyin Avni Lifij'in Nef'i tablosu yok. Yani Nef'i'nin protresini yapmıyor Lifij. Tablosunun adı "Nef'i Devrinden Bir Sahife"

Tablo da şöyle; Bir duvar üzerinde yatan kadın figürü ile, buna bakan kavuklu, sakallı bir adam görülüyor. Kadın figürünün al tında pembe renkli bir kilim, adamın sol tarafında servi ağacı vardır. Ayrıca daha arkada belli belirsiz gözüken surlar ve sağ üst tarafta deniz dikkati çekmektedir. Adam sevgilisi genç kıza bir dizi aşk şiiri okuyor olmalıdır. Hatta elinde de bir kadeh…

Lifij'in bu tablosunun diğer iki tablosuyla birlikte Çankaya Köşkü için Mustafa Kemal tarafından alındığu doğru. Ama bunun sebebi Nef'i'ye olan hayranlık değil.

Çünkü Lifij aynı zamanda fotoğrafçı. Atatürk'ün fotopraflarını çekiyor. 1922 Ekim ayında Bursa' ya Mustafa Kemal' i karşılamak için giden öğretmenler arasında Lifij de var.

Mustafa Kemal, Avni Lifij'i Ankara'ya götürüyor, Erkanı Harbiye'de dört ay misafir ediyor. Bu sırada Mareşal Fevzi Çakmak'ın portresini, "Karagün" ve "Akgün" adlı İstiklal Harbi'ni anlatan tabloları yapıyor. 1923 yılındada Sanayi-i Nef'ise Mektebi Alisi Tezyini Sanatlar (Dekoratif Sanatlar) öğretmenliğine atanıyor. 1927'de ölene kadar da orada kalıyor.

Yani ortadan Atatürk'ün muhalifliğe olan hayranlığıyla ilgili bir anektod yok.

Ama parçalar istendiği yerdne birleştirilince, bir de Lifij'in eserine bakmayınca böyle hikayeler uydurulabiliyor.