Tedesco, Galatasaray'ı analiz falan etmemiş. Çıkardığı 11 ve yaptığı değişikliklerle mağlubiyete zemin hazırlamıştı ama ucuz kurtardı. Bu kadar korkak oynarsan, yani cesareti gösteremezsen, esarete mahkum olursun. Soyunma odasında Duran'a teşekkür etsin yoksa kazandığı karizmayı yerle bir etmişti.
Kazanacağına hiç olmadığı kadar inanan bir taraftar vardı tribünlerde. O coşku sahaya yansımadı. Çünkü Fenerbahçe, Galatasaray'ın üzerine gitmedi, ön alan baskısı yapmadı. Zaten Galatasaray, Kadıköy'e yine çok öz güvenli gelmiş. O kaybetmeme alışkanlığıyla istediği futbolu oynadı. Sane de Fenerbahçe defansını ipe dizerek, biraz da şansın yardımıyla golünü attı.
Okan Buruk'un Lemina'yı stoperde oynatıp, Sanchez'i sağ beke atması kabul edilebilir bir tercihti. Ancak Arda Ünyay oyuna girdikten sonra onu stopere çekip, Sanchez'i yine sağda tutması ölümcül hatasıydı. Fenerbahçe hep soldan geldi, Arda da Duran'ı durduramadı. Union maçından ders almayan Okan Buruk, üç puan yerine bu kez bir puanla yetindi. Galatasaray'ın sağ beksiz kalışı, Aslan'ı güle oynaya kazanacağı bir derbiden etti.
Tedesco'nun elinde Duran gibi yıpratıcı bir forvet varken, En Nesyri ısrarını anlayabilmek de mümkün değil. Kolombiyalı, Beşiktaş maçından sonra Galatasaray derbisinde de takımını ipten aldı.

15