CHP, bir an önce şunlardan vazgeçmeli:

Delege sistemi ile il, ilçe ve genel merkez kadrolarını oluşturmayı eleştirilere rağmen bırakmadılar, yeni bir sistemle örgüt içi seçimler yapılmalı. Liyakat, beceri ve kalite sözde kaldı, bunu hayata geçirmeli. Vergi levhası olmayan adamlar işadamı olarak örgütte siyaset yapmayı bıraksınlar. Memleket, etnik köken, mezhep bir sosyal demokrat partide kimseye avantaj ya da dezavantaj sağlamamalı.

Milletvekilleri ve belediye başkanları örgüt dizaynını bırakmalı. Üye kayıtları hukuki olarak güvenceye alınmalı. Eline üye kayıt formunu alan bir dahaki dönem 'ben seçileyim diye' 'bindirme' üye yazımı yapmamalı. İç kavga bitmiyor, hırs aklı geçiyor; "'Ben yoksam bu parti yoktur' diyenlere siyaset yaptırmayın" demek doğru değil mi

Belediyeleri bağımsız denetim kuruluşlarına tek tek denetlettirin. 1989 yılı yerelde tüm CHP'lilere ders olarak anlatılmalı. 'Geç buldum çabuk kaybettim' burada var, anlatılmalı. Belediye meclisleri yetkin olmayan kadrolarda; bilinç düzeyi yüksek olmalı. Gençleştiriyoruz diyerek herkes doldurulmuş durumda. Bunlar ya belediye başkanını çalıştırmıyor ya da örgütte kavgaya neden oluyorlar. Bu meclis üyelerinin ve örgütlerin hemen ölçme değerlendirmesi yapılmalı.

Milletvekili, il başkanı ve ilçe başkanı televizyonları geziyor, her akşam bir kanalda; buna bir düzenleme yok mu

Ağzına geleni konuşuyorlar. Bunlar partiyi mi anlatıyor, kendisini mi Bir parti var, kadrosu var, her politikası halka anlatılmıyor, neden Partiyi üç beş kişi anlatıyor, o da yarım yamalak. CHP'de sinirlenen, kızan televizyona çıkıyor, meydan okuyor. Bir milletvekili var kombine bilet almış durumda, sürekli televizyonda neden uyarmıyorsunuz Bu işler neden böyle Üye kayıtlarını sıfırlayın, örgütlerinizi kaliteli insanlardan oluşturun, 'beni seçsin' diyerek eş, dost ile oluşturmayın, liyakatın yerini akrabalık almamalı. Belediye başkanlıklarına akrabalarınızı getirmeyin, meclis üyeliklerine evinde oturan çocuklarınızı yazmayın. Belediyelerinizi halkla buluşturun, örgütleriniz her yerde başarıyı anlatsın. Unutmayın!

Kavgalı eve kız vermezler, kavgalı partiye oy vermezler, unutmayın!

Mert BİLGİLİ

GÜNÜN SÖZÜ

KİLİT TAŞI KIRILINCA

"Bazen bir kişi hem maestro olur hem de kilit taşı... Yapının ayakta durmasını sağlayan nedir Rezan ismiyle başlayan son operasyon, aslında tek bir kişiye dokunmakla kalmadı; bir dönemin görünmez ağlarını da ortaya çıkarmaya başladı, yani uzun yıllar dokunulmamış ilişiler zincirinin çözülmeye başlandığının farkında mısınız"

İ.H.

CHP'DE KAYYUM KRİZİ

YARGI kararıyla CHP İstanbul İl Başkanlığı yönetimine atanan Gürsel Tekin'in polis eşliğinde il başkanlığına girmesiyle yaşanan gerginliğin ardından gözler, 15 Eylül ve 21 Eylül'e çevrildi. 15 Eylül'de Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde 38. Kurultay davası görülecek. Dava, YSK kararlarını tartışmaya açacak olması nedeniyle Türk siyasi tarihi açısından da önem taşıyor. Mahkemenin vereceği karar, CHP'nin gidişatına yön verecek. Yanıtı merak edilen bir başka soru da 21 Eylül'de CHPli delegelerin imzasıyla alınan olağanüstü kurultay kararının gerçekleşip gerçekleşmeyeceği.